ISSN: 0041-4247
e-ISSN: 2791-9714

YILMAZ KURT1, ERTAN ÜNLÜ2

1Prof. Dr., Ankara Üniversitesi, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, Tarih Bölümü, Ankara/TÜRKİYE
2Arş. Gör., Ankara Üniversitesi, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, Tarih Bölümü, Ankara/TÜRKİYE

Çukurova’nın önemli ayan ailelerinden birisi olan Hasanpaşazâdeler 1760 yıllarına kadar Karslızâdeler olarak anılmaktaydılar. 1769-70 yıllarında Karslızâde Hacı Ali Ağa’nın oğlu Hasan Ağa Üzeyir sancakbeyi ve arkasından Adana beylerbeyi olunca aile artık Hasanpaşazâdeler diye anılmaya başladı. Hasanpaşazâdeler hakkında ilk bağımsız çalışma, XV. Türk Tarih Kongresi’nde yayınlanmıştı[1] . Daha sonra Hasanpaşazâdeler hakkında toplamış olduğumuz arşiv belgelerinden bir kısmını Belgeler dergisinde yayınladık[2] . Bu çalışmamızda ise Hasanpaşazâdelerin ortaya çıkış sürecine ışık tutacak olan aile ile ilgili ilk belgeleri yayınlamak istiyoruz. Bu belgelerin çoğu Hasan Paşa’nın Adana Beylerbeyiliği ve Özi Muhafızlığı, muhallefȃtı ve mȋrȋye olan borçlarının ödenmesi ile ilgilidir. Hasan Paşa’nın oğulları Abdullah Paşa ve kardeşi II. Hacı Ali Bey ile Abdullah Paşa’nın oğulları Ahmed Bey ve Mehmed Bey hakkında İstanbul Başbakanlık Arşivi (BOA) kataloglarında 50’ye yakın belge tespit ettik. Ailenin son beyi olan III. Hacı Ali Bey ise XIX. Yüzyılda Tarsus’tan İskenderun’a kadar bütün Çukurova’ya gücünü yaymış önemli bir kişilik olduğundan sadece Ali Bey ile ilgili 40- 50 önemli belge bulunmaktadır. Bu belgelerden bir kısmını Menemencioğulları ayan ailesi ile ilgili olduğundan daha önce yayınlamıştık[3] . Hasanpaşazâdeler hakkında Adana Şer’iye sicillerinde de çok önemli belgeler yer almakta. Özellikle Hasanpaşazâdelerin (önceki isimleriyle Karslızâdelerin) Adana’da mukataalar satın alarak nüfuz kazanmaları ile ilgili bu belgelerden bir kısmına bu makalemizde yer verdik. Mühimme Defterleri’nin taranması sonucu buradan da önemli belgeler elde edilmesi mümkündür. Çukurova Tarihi’nde 1750- 1850 yılları arasında önemli bir yer işgal eden Hasanpaşazâdeler ile ilgili belge yayınımıza eğer kısmet olursa iki ayrı makale ile devam etmek istiyoruz.

Yayına hazırladığımız belgeler içerisinde en eskisi 1703 tarihini taşımakta olup ailenin en büyük atası sayılan Karslı Hacı Hüseyin ile ilgilidir[4] .Bu belgede adı geçen Hüseyin Bey bin Abdullah’ın Hasanpaşazâdelerin dip dedesi olması hem kronoloji bakımından hem de Hacı Hüseyin’in Kars-ı Maraş (Kadirli)’dan geldiğinin kesin olması bakımından mümkün görünmektedir. Belgeye göre Hüseyin bin Abdullah, Kars-ı Zu’l-kadriyye (Kadirli) Sancakbeyi Mahmud Paşa’nın kapu halkındandır. Mahmud Paşa, Adana, Yüregir ve Sarıçam kazalarında yaşamakta olan Kars-ı Zu’l-kadriyye gayrımüslimleri perâkendesinin 1114/1703 yılı cizyelerini Veli Bey ibni Ahmed adlı bir Adana’lıya iltizama vermiştir. Mahmud Paşa görevden ayrılınca Veli Bey bu parayı toplayamamış ve iltizam bedeli olarak Hüseyin Bey’e verdiği 160 kuruşu geri almak için dava açmıştır. Hüseyin Bey ile ilgili bu tahminimizin doğrulanması halinde Karslı Hacı Hüseyin’in baba ismini de öğrenmiş olacağız. Karslı Hüseyin’in iki oğlunun da “ağa” unvanı taşıyor olması da Karslı Hüseyin ile ilgili “askerîlik” tahminimizi güçlendirmektedir.

İkinci eski tarihli belge ise 1706 yılında Adana kadısına gönderilmiş olan bir hükümdür. Maraş tarafından gelerek Çukurova’da büyük bir sayıya ulaşan İfrȃz-ı Zu’l-kadriyye Türkmeni’nin bozgunculuklarını ve haydutluklarını ortadan kaldırmak için Karaman Valisi Hasan Paşa görevlendirilmişti. Adana kadısı da Hasan Paşa’nın yanında bulunacak ve Türkmen aşiretlerinden hak iddia edenlerin davalarını dinleyecekti. Bu iş bitinceye kadar Adana’daki adlȋ işleri yürütmek üzere yerine bir naib tayin edecekti[5] .

Üçüncü belge 1749 tarihli olup Karslı El-hȃcc Ali Ağa’nın kardeşi Ömer Ağa’nın oğullarına vasȋ tayinine ilişkin bir vesȃyet hüccetidir. Adana’nın Kassab Bekir Mahallesi’nde oturmakta olan Karslı Hacı Hüseyin Efendi’nin oğlu Adana Serdengeçti ağalarından Ömer Ağa İran seferinde şehit düşmüş, İbrahim ve İsmail adlı iki oğlu yetim kalmıştı. Bunun üzerine mahkeme aracılığıyla bu iki sabȋ çocuğun amcaları olan El-hȃcc Ali Ağa (I. Hacı Ali Ağa) vasȋ olarak atanmıştı[6] . Bu iki çocuğun ȃkıbeti hakkında bundan sonraki belgelerde bir bilgiye rastlayamadık. Belgenin şahitleri arasında geçen Ebubekir Yiğid Gȃzizâde daha sonra Ramazanoğullarına aid Yeni Han’ın kiracısı olarak karşımıza çıkacak ve Kıbrıs’a sürgün edilmesi istenilecektir[7] . Adana mütesellimi Hamza Ağa’nın ve Adana serdȃrı Es-seyyid Hüseyin Ağa’nın şahitler arasında bulunması Hacı Ali Ağa’nın bu yıllarda Adana’daki etkinliğinin bir belirtisi olarak görülebilir.

Adana Şer‘iyye Sicilleri’nden aldığımız belgelerde Hacı Ali Ağa’yı, Seyyid Hacı Ali Ağa adıyla mukataa iltizamcısı olarak görmekteyiz. Adana, Sis ve Tarsus sancaklarında bulunan Resm-i hȃne Mukāta’ası’nın rub‘ (1/4) hissesini 1173 senesi için El-hȃcc Yusuf’tan iltizamına almıştı[8] . Aynı yıl Seyyid Hacı Ali Ağa aynı mukataanın nısf (1/2) hissesini de El-hȃcc Mehmed adlı kişiden devir alarak mukataanın ¾ hissesini ele geçirmiş olmaktaydı[9] . Ali Ağa aynı yıl Adana eyaletinde bulunan Fellâhȃn Mukāta‘ası’nın rub‘ (1/4) hissesini de Ahmed adlı birisinden bir yıllığına iltizamına almıştı[10]. Adana’da bulunan Mȋzȃn-ı Harȋr Mukāta‘ası’nın geliri İstanbul’a Defterdar’ın kalemiyye giderleri için tahsis olunmuştu. 1169 ve 1170 senelerine ait mukataa gelirlerini mȃlikȃne olarak uhdesine alan ise Hasan Ağa idi[11] .

1756 yılında Karslı El-hȃcc Ali Ağa Adana’ya mütesellim olarak atandı. Eski Sayda valisi olup Adana valiliğine tayin olunan Mustafa Paşa 04.07.1756 tarihinden başlamak üzere kendisi görev yerine gidinceye kadar Adana sakinlerinden Karslı Ali’yi mütesellim olarak görevlendirmişti[12]. Ali Ağa 1757 yılında Adana ve Karaisalu mukataalarını Yiğidbaşı’nın görevden alınması üzerine oğlu Hasan Ağa ile birlikte zabt etmişti[13]. 1757 yılı içerisinde Adana’da yeni bir vali değişikliği yaşanmış ve yeni vali de kendisi gelinceye kadar 17 C. 1170/ 9 Mart 1757 tarihinden başlamak üzere Karslı El-hȃcc Ali Ağa’yı mütesellim olarak görevlendirmişti[14] . Ali Ağa’nın isminin başına “el-hȃcc” sıfatının eklenmiş olmasına bakacak olursak kendisi 1757 yılında hac görevini yerine getirmiş olmalıdır. Aynı yıl içerisinde Ali Ağa’nın üçüncü defa Adana mütesellimi olduğunu görmekteyiz. 1757 Mayıs ayı içerisinde bu sefer de Numan Paşa’nın mütesellimi olarak 11 Şa’ban 1170/ 1 Mayıs 1757 tarihinden başlamak üzere atanmıştır[15] .

1760 yılında Adana’da bulunan Mȋzȃn-ı Harȋr Mukāta‘ası’sından hisse sahibi olan Hasan Ağa’nın Karslızȃde Hasan Ağa olduğunu tahmin etmekteyiz[16]. Aynı defterde Hasan Ağa’yı Adana mütesellimi olarak görmekteyiz. Yeni atanan Adana Vȃlisi Sa’id Mehmed Paşa, Adana kadısına ve Adana mütesellimi Hasan Ağa’ya Adana valilik sarayının ve dairesi halkının kalacakları konakların olugelen ȃdet gereğince döşetilmesi için buyuruldu göndermişti[17] .

Adana’ya gelen yeni vali eski sadrazamlardan olan Sa‘ȋd Mehmed Paşa idi. Yeni valiye gelen ilk emr-i ȃlȋ ise Adana mütesellimi Hasan Ağa’nın mȃlikȃne olarak uhdesinde bulunan Yüregir yani Mȃbeyn-i Nehreyn Kışlağı’nda kışlayan Kefere ve Fellȃhȃn taifesinin resm-i kışlakları ile ilgili idi[18] . Baş Muhȃsebe kayıdlarına göre söz konusu Halep Hȃssı Mukāta‘ası yıllık 4216,5 guruş mȃl ile Hasan, Ali ve Süleyman adlı kişilere ortaklaşa mȃlikȃne olarak verilmiş ve Mȃbeyn-i Nehreyn Kışlağı da bu mukataaya hȃsıl kayıt olunmuştu. Dolayısıyla Fellȃhȃn taifesinden ve Kefere taifesinden olanların tahammüllerine göre resm-i kışlaklarını mukataa sahiplerine ödemesi gerekmekteydi. Hasan Ağa aynı tarihlerde valȋ kethüdası olarak mukataa hisselerini toplamakta ve eda tezkireleri vermektedir[19] .

Hasan Ağa’nın 1760 yılı Temmuz ayında Fellȃhȃn taifesine boybeyi olarak atandığını görmekteyiz. Hasan Ağa’nın boybeyilik buyuruldusunda, kendisinin “Şehirkethüdȃsızȃde” olarak tanıtılmaktaydı[20]. Bu isimlendirmelerin neye göre yapıldığını bilemiyoruz. Hasan Ağa’nın normal olarak bu tarihte “Karslızȃde” olarak tanıtılması beklenirdi. Ancak “Fellȃhȃn” taifesi üzerine boybeyi olarak atanması dolayısıyla “Karslızȃde” unvȃnının kullanılmasında sakınca görülmüş olmalı ki Hasan Ağa burada “Şehirkethüdȃsızȃde” unvanıyla takdim edilmiştir. Biraz ileride gelecek olan belgede Hasan Ağa’nın kardeşi Hüseyin Efendi aynı şekilde “Şehirkethüdȃsızȃde” olarak tanıtıldığından[21] burada geçen Hasan Ağa’nın Karslızȃde Hasan Ağa olduğu ve babaları El-hȃcc Ali Ağa’nın da bir süre Adana’da “Şehirkethüdȃsı” olarak görev yaptığını anlamaktayız[22]. Bu belgede dikkat çeken başka bir nokta da Adana civarında bahçecilik yapan ve Adana çevresindeki köylerde sakin bulunan Fellȃhȃn taifesinin bir aşiret sayılarak bunların başına boybeyi tayin edilmiş olmasıdır. Fellȃh taifesini ise Suriye taraflarından gelmiş ve Adana’ya yerleşmiş Nusayrîler (Arap Uşağı) olarak düşündüğümüzde ise Hasanpaşazȃdelerin Kars-ı Maraş (Kadirli) tarafından gelip Adana’ya yerleşen Kavurgalı Türkmenleri olduğu yolundaki tahminler tamamen çürütülmüş olmaktadır[23]. Burada “Kefere” olarak anılan Adana Ermenileri’nden önemli bir kısmının XVI. yüzyıldan beri Adana çevresindeki bahçelerde bahçecilik ve bostancılık yaptıklarını bilmekteyiz[24] .

15 sıra nolu belgede söz konusu olan “emanet teslim işlemi” Adana’da Hacı Ali Ağa’nın konağında gerçekleşmiş ve ilmühaber Adana valisi Nurullah Paşa’nın mührüyle mühürlenmişti. Şuhȗdü’l-hȃl kısmındaki ilk iki isim ise Hacı Ali Ağa’nın iki oğlu El-hȃcc Hüseyin Efendi ile bunun birȃderi Hasan Ağa’dır[25]. Bu belgeden daha sonra kendisini Adana müftüsü olarak göreceğimiz Hüseyin Efendi’nin yaşça Hasan Ağa’dan daha büyük olduğunu anlamaktayız.

1760 yılında Adana’nın problemlerinden birisi de “başıboş kapusuz levendȃt” taifesinin bölge halkına verdikleri zarar idi[26]. Doğrudan Hasanpaşazâdeler ile ilgili olmayan bu belge dönemin şartlarının daha iyi anlaşılması için buraya alındı.

Adana Şer’iye Sicili’nde adı geçen ve Seyhan Taş Köprüsü’nde iki adet değirmen inşa eden Seyyid Ali Efendi’nin I. Hacı Ali Efendi olması mümkün gözükmektedir. Adana halkı bu değirmenlerin köprüye zarar verdiğinden yakınmakta ve ayrıca Ali Efendi’nin birkaç defa rakı içerek adam öldürdüğünü de eklemektedirler[27]. 1762 yılında ölen Karslızâde Hacı Ali’nin oğlu Hüseyin Efendi ilmiye sınıfından idi. Burada geçen “Ali Efendi” zaman bakımından bizim Hacı Ali Ağa olabilir. Ayrıca “birkaç defa arak ile katl-i nüfusa sebep” olması ve Adana köprüsü üzerine iki değirmen yapacak güçte bir kimse olması da bunun Hacı Ali Ağa olması ihtimalini güçlendirmektedir.

1760 yılının sonlarında Adana’nın Hızırlı (veya Hȃzırlı) köyü sȃkinlerinin şikȃyeti üzerine Adana beylerbeyisine ve Adana kadısına bir ferman gönderilerek Şehirkethüdası oğlu Hüseyin’in halka yaptığı zulmün engellenmesi istenilmekteydi[28]. Şehirkethüdȃsı oğlu Hasan hakkında yapılan şikâyetten sonra şimdi de kardeşi Hüseyin’den halk şikȃyet etmekteydi. Köy halkının iddiasına göre arkasını “ehl-i örfe” dayayan Şehirkethüdȃsı oğlu demekle meşhur olan Hüseyin 1170/1756-1757 senesinde Hızırlı köyü halkından zorla ve haksız yere 1.200 guruşlarını almıştı. Başka bir husus için Adana tarafında bulunan eski sadrazam silahşörü Mehmed ve kadı marifeti ile bu işin araştırılması ve haksız alınan para varsa bunun sahiplerine geri verilmesi emir edilmekteydi.

1761 yılında Adana valisi Payas ve Belen taraflarına görevli olarak gittiğinde yerine mütesellim olarak Turnacıbaşı (Ser-turnayȋ) Seyyid Hüseyin Ağa’yı tayin etmişti[29].

Adana Şer’iyye Sicili’nde yer alan ve diplomatika bilimi açısından şüphe uyandıran bir belge “Hamza Bey’e a‘yȃn-ı vilȃyetin kefȃletidir” başlığı ile kayıt edilmiş bir tür “kefȃlet hücceti”dir. Ancak bu tür hüccetlerde olması gerektiği üzere kefil olan kişilerin isimleri yazılmadığı gibi bu kefaletin şahitleri (şühȗdü’l-hȃl) de yazılı değildir. Kadı, “cümlemiz zȃminiz ve kefȋliz dedikleri işbu mahalle kayd olundu” diyerek belgeyi bitirmiş ve tarih koymuştur (11 Rebȋ’ü’l-ȃhir 1175/ 09 Kasım 1761). Ancak defterin normal akışı içerisinde diğer belgeler 1174 tarihli olduğu halde bu belge 1175 tarihlidir. Bu bakımdan belge normal diplomatika kurallarına uygun olarak tutulmadığı gibi defterde normal günü ve yılı içerisinde 1175 yılı olayları arasına da yazılmamıştır. Kısaca bu belge şüphe uyandıran bir belgedir.

Belgenin içeriği Ramazanoğlu Evkȃfı Mütevellisi Hamza Bey’in Gȃzioğlu Ebubekir Bey’e karşı korunması konusunda ulema ve ayanın kefaletidir. Belgeye göre Adana’da bulunan bütün müderrisler, imamlar, müezzinler toplanıp Adana Kadısı’nın huzuruna gelmişler ve Ramazanoğlu Evkȃfı Mütevellisi Hamza Bey’in huzurunda Yeni Han’ın kiracısı bulunan Gȃzioğlu (Gȃzizȃde) Ebubekir (Yiğid) Bey halkın güvenliği için yeniden Kıbrıs adasına sürgün edilmesi hususunda ferman çıktığını bildirmişler. Burada geçen “müceddeden te’mȋn-i bilȃd içün” sözcüğünden bu sürgün emrinin ikinci kez geldiğini anlamaktayız. Bu sefer Adana Valisi Ahmed Paşa başkanlığında toplanan eyalet meclisinde cümle ulema ve ayan ve kadı hazır olduğu halde Gȃzizȃde’nin Yeni Han’ı işletmesi için yapılan sözleşme fesh edilmiş ve Karslı El-hȃcc Ali Ağazȃde Hasan Ağa’ya bu han kiraya verilmiştir. Ancak bu kiracı değişikliğine Gȃzizȃde’nin tepki göstereceğinden korkularak bu işleme izin veren vakıf mütevellisi Hamza Bey’e Gȃzizȃde Ebubekir tarafından bir zarar verilecek olursa cümlesinin bu zararı karşılayacaklarını ifade etmişler ve kadı da bunların ifadesini hiçbir şahide ihtiyaç duymadan defterin bir tarafına yazıvermiştir. İşin daha komiği kefil olan ulemanın ve ayanın bile isimlerinin belgede yer almayışıdır. “Cedleri evkȃfından olan Yeni Han demekle ma‘rȗf vakfın müste’ciri olan Gȃzioğlu Ebubekir Bey” ifȃdesi de kafa karıştırmaktadır. Bu ifȃdeden “cedleri evkȃfından” derken Hamza Bey’in mi Ebubekir Bey’in mi kast edildiği çok açık değildir. Yeni Han, Evliya Çelebi’nin 1671 yılında gördüğü ve Seyahatname’sine yazdığı Ramazanoğulları Vakfına ait 125 odalı, 2 katlı bugün de ayakta olan meşhur handır[30]. Ebubekir Bey 28 numaralı Adana Sicili’nde şühȗdü’l-hȃl listesinde ismi geçen Ebubekir Bey olmalıdır[31]. Bu durumda Adana’da önemli bir işletme olan Yeni Han’ın idaresi muhtemelen Vakıf Mütevellisi Hamza Bey’e teminat verilerek Ebubekir Bey’den alınarak şehrin yeni yükselen gücü Hasanpaşazâdeye -süresinin dolması beklenmeden- verilmekte ve Ebubekir Bey de şehrin güvenliğinin sağlanması için Kıbrıs’a sürgüne gönderilmektedir. Bu belge Hasanpaşazâdelerin Ramazanoğlu Evkȃfı’na sahiplenmeye başlamalarının tarihlendirilmesi açısından da önemlidir. Gȃzizâde Ebubekir Bey’in kimliği ve Kıbrıs’a sürgününün sonucu ile ilgili herhangi bir belgeye ulaşamadık.

Sıra no : 1
Belge no : A.Ş.S. 3, s. 23, b. 39
Tarih : 21-30 ZA. Sene 1114 (08 Nisan 1703)
Konu : Kars-ı Zu’l-kadriyye sancakbeyi Mahmud Paşa’nın kapı halkından olan Hüseyin bin Abdullah’ın Adana, Yüregir ve Sis kazalarına ait 1703 senesi cizyesi iltizȃm bedeline ilişkin davaya ait i’lȃmdır.

Medîne-i Adana mahallâtından Sofu Bağçesi sükkânından iş bu bâ،isü’l-kitâb Veli Bey ibni Ahmed nâm kimesne meclis-i şer،-i hatîr-i lâzımü’t-tevkîrde sâbıkan Kars-ı Zülkadriye sancağı mutasarrıfı olan sa،âdetlü Mahmud Paşa’nın kapusunda ve hıdmetinde olan Hüseyin Bey ibni Abdullah nâm kimesne mahzarında üzerine da،vâ ve takrîr-i kelâm edüb bin yüz on dört senesi a،şârı olmak üzere yüz on dört Martı ibtidâsından zabt etmek üzere Adana ve Yüregir ve Sarıçam kazâlarında vâkı، sancağ-ı mezbûr re،âyâsı perȃkendesinin mutasarrıfı paşâ-yı mûmâ ileyh tarafından merkûm Hüseyin medîne-i mezbûreye gelüb yüz altmış guruşa bana der-،uhde ve iltizâm edüb paşa-yı mûmâ ileyh ile zabtıçün yedime memhûr buyuruldu alıvirüb meblağ-ı mezbûru benden tamâmen ahz ü kabz idüb eğer paşa-yı mûmâ ileyh ،azl olunur ise meblağ-ı mezbûra ben kefîl ve zâminim demişdir hâlen paşa-yı mûmâ ileyh sancağ-ı mezbûrdan ،azl olunub zabtı müyesser olmamağla verdiğim meblağ-ı mezbûru merkûm Hüseyin Bey’den taleb eyledikde virmekden imtinâ، ider su’âl olunub alıvirilmesi matlûbumdur didikde gıbbe’s-su’âl mezbûr Hüseyin cevâbında sene-i mezbûra mahsûb olmak üzere zikr olunan kazâlarda vâkı، mukāta،a-i mezbûreyi yüz altmış guruşa müdde،î-i mezbûra der-،uhde ve yedinden ber-vech-i peşîn tamâmen ahz ü kabz eyledüğin ıkrâr ve lâkin kefil ü zâmin olduğun inkâr idicek müdde،î-i mezbûrdan takrîr-i meşrûhuna mutâbık beyyine taleb olundukda ،udûl-i müslimînden Sofu Bağçesi Mahallesi sükkânından Hamza bin Mehmed ve Ramazan bin Habib nâm kimesneler li-ecli’ş-şehâde meclis-i şer،a hâzırân olub istişhâd olunduklarında fi’l-hakîka iş bu mezbûr Hüseyin Bey bin Abdullah zikr olunan kazâlarda vâkı، mukāta،a-i mezbûrdan müdde،î-i mezbûr Veli Bey’e yüz altmış guruşa der-،uhde ve iltizâm ve meblağ-ı mezbûru ber-vech-i peşîn yedinden tamâmen ahz ü kabz eyledüğine eğer paşa-yı mûmâ ileyh sancağ-ı mezbûrdan ،azl olunur ise meblağ-ı mezbûra ben kefîl ve zâminim deyu bizim huzûrumuzda ıkrâr ve i،tirâf eyledi biz bu husûsa bu vech üzere şahidleriz şehâdet dahi ederiz deyu her biri edâ-i şehâdet-i şer،iyye eylediklerinde ba،de’t-ta،dîl ve’t-tezkiyye şehâdetleri hayyiz-i kabûlde vâkı، olmağın mûcebiyle meblağ-ı mezbûru müdde،î-i mezbûra redd ve teslîme mezbûr Hüseyin’e tenbîh birle mâ vaka،a bi’t-taleb (ketb) olundu. Fî evâhir Zi’l-ka،deti’ş-şerîfe[32] sene erbi،a ،aşer ve mi’e ve elf.

Şuhûdü’l-hâl

Tiryakȋzȃde Hasan Ağa
Hüseyin Çavuş ibni Pervȃne
Monla Mehmed ibni Kara Derviş
Mustafa Ağa bin Abdullah
İmam İshak Efendi
Ve gayruhum mine’l-hâzırîn

Sıra no : 2
Belge no : A.Ş.S. 31, img 21, s. 120, b. 164.
Tarih : 15 Cemâziye’l-âhir Sene 1117 (4 Ekim 1705)
Konu : İhtisâb-ı Adana ve Kara،isâlu mukāta،alarının Yiğidbaşı ref،inden El-hâcc Ali Ağa’ya zabtı.

Vech-i tahrîr-i hurûf budur ki:

Berât-ı ،âlîşân ile ber-vech-i mâlikâne ،uhdemizde olan Adana sancağında vâkı، ma،a ،avârız ve nüzl Kara،îsâlu ve Hacılu ve mezra،a-i Kamışlu ve mezâri،-i sâ’ire ve Adana ihtisâbı ve tevâbi،i mukāta،âtının iş bu bin yüz yetmiş senesine mahsûben ber-vech-i iltizâm zabtı Yiğidbaşı Mehmed Ağa’ya bâ-temessük tefvîz olunmuşidi. El-hâletü hâzihi merkûmdan Dîvân-ı ،âlîye rık،a (?)-i rık،a-i iştikâ olunmağla ،azl ve ref‘i içün bu fakîre hitâben fermân-ı ،âlî-şân sâdır olub ber-mûceb-i emr-i ،âlî azl ve ref، ve mukaddemen virilen temessükü battal olunduğu cihetden bir dürlü ،amel ve i،tibâr olunmayub iş bu dârendegân-ı temessük El-hâcc Ali Ağa ve oğlu Hasan Ağa’ya sene-i mezkûreye mahsûben ber-vech-i iltizâm tefvîz olunmağla iş bu zabt temessükü tahrîr olunmuşdur. İn şâ’e Allâhu Ta،âlâ sene-i mezbûrede ağayân-ı mûmâ ileyhimâ serbestiyyet şurûtu üzere zabt ve sinîn-i sâbıkada aldıkları üzere mahsûlât ve rüsûmât ve ،â’idât cem، ü tahsîl ve ahz ü kabz eyleyüb fermân-ı ،âlî ،azl ü ref، olunan mezbûr tarafından ve taraf-ı âherden müdâhale olunmaya. Tahrîren Fî 15 Cemâziye’l-âhir Sene 170 (4 Ekim 1705).

El-fakîr Mehmed Kasım muhâsebe-i Cizye-i sâbık hâlen.

Sıra no : 3
Belge no : C.ADL/3553
Tarih : Evâ’il-i N. Sene 1118 (8-16 Aralık 1706)
Konu : İfrâz-ı Zûlkadriye Türkmânı cemaatlerinin etrafa verdiği zararın önlenmesi hakkında.

Adana kadısına hüküm ki:

Düstûr-ı mükerrem müşîr-i mufahham nizâmü’l-‘âlem Karaman vâlisi vezîrim Hasan Paşa Edâme Allâhu Ta‘âlâ iclâlehu ba،zı tevâyif-i ‘asâkir ile bundan akdem fesâd ve şekāvetleri zâhir olan İfrâz-ı Zûlkadriye Türkmânı üzerine me’mûr olmağla sen ki mevlânâ-yı mûmâ ileyhsin bi-tevfîkıhi Ta‘âlâ vezîr-i müşârün ileyhin me’mûr olduğu husûs karîn-i hüsn-i hitâm olunca İfrâz-ı Zûlkadriye Türkmânı cemâ‘atlerinden iddi‘â-yı hukûk idenlerin da‘vâların bi-hasebi’ş-şer‘ fasl ü hasm ve icrâ-yı ahkâm-ı şer‘iyye itmek üzere sen vezîr-i müşârün ileyhin yanına mütevellî ta‘yîn olunmuşsundur. Emr-i şerîfim vusûlünde Adana’da yerine nâ’ib nasb ve sen me’mûr olduğun üzere vezîr-i müşârün ileyhin yanına varup ve tavâyif-ı merkûme üzerine ma‘an gidüp bi-،avnihi Ta‘âlâ hitâm-ı hıdmete değin zikr olunan İfrâz-ı Zülkadriyye cemâ‘atlerinden iddi‘â-yı hukûk idenlerin da‘vaların hakk ü ‘adl üzere istimâ‘ ve bi-hasebi’ş-şer‘ fasl ü hasm ve icrâ-yı şer‘ ve ihkâk-ı hakk eylemen bâbında fermân-ı ‘âlî-şânım sâdır olmuşdur buyurdum ki buyuruldu. SAHH.

Fî evâ’il N. Sene 1118 (8-16 Aralık 1706)

Sıra no : 4
Belge no : A.Ş.S-28, s. 70, No: 109
Tarih : Evâil-i Şevval 1162 (15-24 Eylül 1749)
Konu : Karslı El-hâcc Ali Ağa’nın şehit kardeşi Serdengeçti Ağası Ömer Ağa’nın küçük yaştaki çocukları İbrahim ve İsmail’e mahkeme kararıyla “vasȋ” ta‘yîn edildiğine dair hüccettir.

Karslı El-hâcc Ali Ağa’ya (I. Hacı Ali Ağa) vesayet hüccetidir:

Medîne-i Adana’da vākı‘ Kassab Bekir Mahallesi sükkânından iken bundan akdem nûş-ı câm-ı şehâdet edüb muğtenim-i darü’n-ni‘am olan Adana serdengeçti ağalarından Karslı El-hâcc Ömer Ağa ibn-i Hüseyin sulbî sagîr oğulları İbrahim ve İsmail’e babamız müteveffâ-yı mezbûrdan ırs-ı şer‘le isâbet ve intikâl eden emvâl ü eşyâ ve emlâk ü arâzi ve sâ’ir nâtık ve sâmid ismiyle ıtlâk olunur nesnesini zabt ü rabta ve tesviye-i umûrun rü’yete bir vasî nasbı lâzım ve lâbüt olmağla sagîrân-ı mezbûrânın ،ammileri fahrü’l-akrân râfi‘-i haze’l-kitâb El-hâcc Ali Ağa nâm kimesne emânetle ma‘rûf ve istikāmetle mevsûf ve her vech ile vesâyet ،uhdesinden gelmeğe kâdir olduğu kavî-i şer‘-i zâhir ü mübeyyen olmağla hâkim-i mevki‘ sadr-ı kitâb tûba lehu ve hüsn-i me’ab efendi hazretleri merkûm El-hâcc Ali Ağa’yı sagîrân-ı mezbûrân İbrahim ve İsmail’e babamız müteveffâ-yı mezbûrdan müntakıl emvâl ü emlâk ve arâzi ü nükûd ve sa’irleri ve yeni şeyleri zabt ü rabta ve tesviye-i umûrların ber vech-i ‘iffet ü sadâkat ve hakkaniyet tesviye ve tanzîm ve rü’yete vasî nasb ve ta‘yîn buyurduklarında mûmâ ileyh El-hâcc Ali Ağa dahi vesâyet-i mezbûru kabûl ve merâsimini kemâ yenbagî edâya müte‘ahhid olmağın ma vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Hurrire fi evâil şehri Şevvali’l-mükerrem li-sene isneyn ve sittin ve mi’e ve elf. (15-24 Eylül 1749)

Şuhûdü’l-hâl:
Ebu Bekir Yiğid Gazizâde[33]
El-hâcc Hamza Ağa mütesellim-i Adana
Es-seyyid Hüseyin Ağa serdâr-ı Adana
Fahrü’l-akrân Mustafa Ağa Celebzâde
Fahrü’l-emsâl Battal Mehmed Ağa
Maho (Mehmed) Ağa Celebzâde
İsmail Efendi ve gayruhumâ

Sıra no : 5
Belge no : A.Ş.S. 31, s. 74, b. 108-9
Tarih : 11 L. Sene 1169 (09 Temmuz 1756)
Konu : Karslızȃde I. El-hâcc Ali Ağa’ya Mustafa Paşa tarafından verilen mütesellimlik emridir.

Karslı El-hâcc Ali Ağa’nın mütesellimlik emridir.

Mefâhirü’l-kuzât ve’l-hükkâm me،âdinü’l-fezâ’ili ve’l-kelâm Adana eyâletinde vâkı، kuzât ve nüvvâb zîde fazluhum tevkî،-i refi،-i hümâyûn vâsıl olıcak ma،lûm ola ki:

Adana eyâleti ،avâtıf-ı ،aliyye-i hüsrevânemden sâbıkan Sayda Beylerbeyisi olan Düstûr-ı mükerrem müşîr-i mufahham nizâmü’l-،âlem vezîrim Mustafa Paşa Edâme Allâhu iclâlehuya iş bu sene-i mübâreke Şevvâlü’l-mu،azzamı altıncı gününde (04 Temmuz 1756) tevcîh olunub müşârün ileyh eyâlet-i mezbûreye gelinceye dek tarafımdan zabt ü rabt-ı memleket ve himâyet ü sıyânet-i ahâlî ve ra،iyyete kâdir Adana sâkinlerinden kıdvetü’l-emâsil ve’l-akrân Karslı Ali zîde kadruhu eyâlet-i mezbûreye mütesellim nasb ve ta،yîn olunmağla mütesellimlik-i mezbûr mûmâ ileyhe zabt ve tarafına ،â’id olan ahz ü kabz etdirilmek içün emr-i şerîfim verilmek ricâsına müşarün ileyhin Kapukethüdâsı kıdvetü’l-emâcid ve’l-a،yân[34] Mustafa zîde mecduhu memhûr ،arzıhâliyle istid،â-yı ،inâyet etmeğin vech-i meşrûh üzere ،amel olunmak bâbında fermân-ı ،âlîşânım sâdır olmuşdur buyurdum ki:

Hükm-i şerîfimle vusûl buldukda bu bâbda sâdır olan emr-i şerîfim mûcebince ،amel edüb dahi siz ki mûmâ ileyhimsiz mütesellimlik-i mezbûru târîh-i merkûmdan mûmâ ileyhe zabt ve tarafına ،â’id olanı ahz ü kabz etdirüb mütesellimliği umûruna âherden bir ferdi dahl ü ta،arruz etdirmeyüb mazmûn-ı emr-i şerîfimle ،âmil olasız şöyle bilesiz ،alâmet-i şerîfe i،timâd kılasız. Tahrîren fî evâsıt Şevvâli’l-mükerrem li-sene tis،a ve sittîn ve mi’e ve elf. (11 L. Sene 1169 (09 Temmuz 1756)

Kuyide fî 24 min Şevval Sene 169. (22 Temmuz 1756)
Bi-makāmı Kostantiniyyeti’l-mahrûse.

Sıra no : 6
Belge no : A.Ş.S. 31, s. 122, b. 168.
Tarih : 5 B. Sene 1170 (26 Mart 1757)
Konu : Karslızȃde I. Hacı Ali Ağa’nın mütesellimlik buyuruldusu

Hacı Ali Ağa’nın mütesellimlik buyuruldusu.

Şeri،at-şi،âr Adana kadısı fazîletlü efendi hazretlerine ve kıdvetü’l-emâsil ve’l-akrân kethüdâyeri ve yeniçeri serdârı ve a،yân-ı vilâyet ve iş erleri zîde kadruhum inhâ olunur ki:

İş bu bin yüz yetmiş senesi Cemâziye’l-âhirinin on yedinci günü ،avâtıf-ı ،aliyye-i cihândârîden eyâlet-i Adana tarafımıza tevcîh ve ،inâyet ve ihsân buyurulub eyâlet-i mezkûreyi bi’n-nefs kendü mürûr edüb kıyâm edinceye değin mahmiyye-i mezkûr hâlî kalması münâsib olmadığından hâlen Adana a،yânı olub kıdvetü’l-emâsil ve’l-a،yân Karslı El-hâcc Ali Ağa zîde kadruhû tarafımızdan mütesellim nasb ü ta،yîn olunmağla iş bu buyuruldu tahrîr ve ısdâr ile irsâl olunmuşdur in şâ’e Allâhu Ta،âlâ vusûlünde gerekdir ki vech-i meşrûh üzere rü’yet mütesellim-i mûmâ ileyhe zabt ü rabt itdirilüb vâkı، olan umûr ve husûslarda mürâca،atı mûmâ ileyhe eyleyesiz ve sen ki mütesellim-i mûmâ ileyhsin himâyet ve siyâneti muktezî olan fukarâ-yı ra،iyyeti her vechile himâyet ü siyânet edüb hilâf-ı şer، ve mugāyir-i kānûn bir ferde ta،addî etdirmeyüb her bir husûsu şer،le görerek me’mûr olduğun umûrda kıyâm ve hilâfından tevakkî ve mücânebet ve mûcib-i buyurulduyla ،âmil olasız deyu buyuruldu. Fî 5 B. Sene 170 (26 Mart 1757).

Kuyide Fî 8 min Recebi’l-ferd Sene 1170 (29 Mart 1757).

Sıra no : 7
Belge no : A.Ş.S. 31, s. 139, b. 185
Tarih : 23 Şa‘ban Sene 1170 (13 Mayıs 1757)
Konu : Adana Valisi Numan Paşa tarafından Karslızȃde I. El-hâcc Ali Ağa’ya verilen mütesellimlik buyuruldusudur.

Numan Paşa hazretleri tarafından El-hâcc Ali Ağa’ya mütesellimlik buyuruldusudur.

Şeri،at-şi،âr fazîlet-disâr Adana kadısı fazîletlü efendi hazretleri ve mefâhirü’l-emâsil ve’lakrân kethüdâyeri ve yeniçeri serdârı ve sâ’ir zâbitân ve a،yân-ı vilâyet ve iş erleri zîde kadruhum inhâ olunur ki:

İşbu sâl-i ma،delet-şümârda ،avâtıf-ı ،aliyye-i cihândârî ve ،avârıf-ı seniyye-i şehen-şâhâneden Şa،bân-ı şerîfin on birinci cum،a gününden Adana eyâleti tarafımıza tevcîh ve ،inâyet ve ihsân buyurulmağla bi-،avnihî sübhânehû ve Rabbi’-l،izze kendümüz gelinceye kadar bermu،tâd-ı kadîm ra،iyyet-i merkûma mütesellim nasb ü ta،yîn kılınması mühimm ve muktezî olmağla öteden berü umûr-dȋde ve emekdâr ve herhâlde sadâkat-kâr olmağla kıdvetü’l-emâcid ve’l-a،yân El-hâcc Ali Ağa zîde mecduhu tarafımızdan eyâlet-i merkûma mütesellim nasb ü tevfîz olunub umûr-ı mahsûslarına âherden ferd-i vâhid mâni، ve müdâhale itdirmeyüb eyâlet-i merkûm derûnunda zuhûr eden nȃ-kapu ve yurdsuz? ve harâmzâde bi’l-ittifâk vedî،a-i hâlıku’l-kibriyânız olan fukarâ-yı ra،iyyet men، ü def،î ve gereği gibi hıfz ü hırâset eylemeleriniz bâbında Divân-ı Adana’dan iş bu buyuruldu tahrîr ve ısdâr ve irsâl olunmuşdur. İn şâ’e Allâhu Ta،âlâ imdi vusûlünde gerekdir ki vech-i meşrûh üzere sen ki mevlânâ-yı mûmâ ileyhimsin mütesellim-i mûmâ ileyhin umûr ve husûslarına ferd-i vâhid dahl ü ta،arruz itdirilmeyüb tarafımıza ،â’id ve râci، olan haslar? hâsılatları ketm ü ihtifâdan ihtirâz ü ictinâb eyleyüb hilȃfından tehâşî ve hazer edüb vücûb-ı buyuruldu ile ،amel ve hareket edesiz tevakkȋ ve mücânebet eyleyesiz deyu buyuruldu. Fî 23 Şa،ban Sene 170 (13 Mayıs 1757).

Kuyide ve vasale Fî 2 yevmi’l-Cum،a şehri Ramazan Sene 170 (21 Mayıs 1757).

Sıra no : 8
Belge no : A.Ş.S 1, sayfa 4a
Tarih : 1173 (1759-1760)
Konu : Adana, Sis ve Tarsus sancakları Resm-i hâne Mukāta،ası’na ait ¼ hissenin Karslızȃde Seyyid Hacı Ali Ağa’ya iltizȃm olunduğuna ilişkin El-hȃcc Yusuf tarafından verilen zabt temessüküdür.

Bâ‘is-i tahrîr-i hurûf budur ki:

Adana ve Sis ve Tarsus sancaklarında vākı‘ Resm-i hâne Mukāta،ası’nın bâ-berât-ı ،âlîşân mutasarrıf olduğum rub، hisseme iş bu bin yüz yetmiş üç senesi Martı ibtidâsından Şubatı gâyetine gelince der-‘uhde ve iltizâmına tâlib ve râgıb olan iş bu dârende-i temessük Seyyid Hacı Ali Ağa’ya tefvîz olunub mûmâ ileyh dahi şurût-ı berât-ı ،âlî-şân mûcebince der-،uhde ve iltizâmı kabûl etmekle imdi gerekdir ki sene-i mezbûrede mukāta،a-i merkûmeden hâsıl olan a،şâr-ı şer،iyye ve rüsûm-ı ،örfiyye ve cürm-i cinâyet ve resm-i çift ve ispençe ve resm-i bennȃk ve tapu-yı zemîn ve yuva ve kaçkun ve kul ve câriye müjdegânesi ve resm-i ،arûs min-külli’l-vücûh serbest olmak üzere mefrûzü’l-kalem ve maktû،ü’l-kadem ve sene-i sâbıklarda voyvoda ve zabit[35] olanlar ne vechile zabt ü rabt edegelmişler ise mûmâ ileyh dahi ol vechile zabt ü rabt edüb senesi tamâmına değin tarafımızdan ve taraf-ı âherden bir ferd mâni، ü dâfi، olmamak içün iş bu memhûr zabt temessükü yedine verildi.

El-fâkir El-hâcc Yusuf mutasarrıf-ı mukāta،a-i mezbûr hâlen.

Sıra no : 9
Belge no : A.Ş.S 1, sayfa 4a
Tarih : 1173 (1759-1760)
Konu : Adana, Sis ve Tarsus sancakları Resm-i hâne Mukāta،ası’na ait ½ hissenin Karslızȃde Es-Seyyid Hacı Ali Ağa’ya iltizȃm olunduğuna ilişkin El-hȃcc Mehmed tarafından verilen zabt temessüküdür.

Ba‘is-i tahrîr-i hurûf oldur ki:

Adana ve Sis ve Tarsus sancaklarında vākı‘ Resm-i hâne Mukāta،ası’nın bâ-berât-ı şerîf-i ،âlî-şân ile mutasarrıf olduğum nısf hisseme iş bu bin yüz yetmiş üç senesi Martı ibtidâsından sene-i âtî Şubatı gâyetine gelince der‘uhde ve iltizâmına tâlib ve râgıb olan iş bu dârende-i temessük Es-seyyid El-hâcc Ali Ağa’ya tarafımızdan tefvîz olunub mûmâ ileyh dahî şurût-ı berât-ı alîşân mûcebince der-،uhde ve iltizâmı kabûl etmekle imdi gerekdir ki sene-i mezbûrede mukāta،a-i merkûmeden hâsıl olan a،şâr-ı şer،iyye ve rüsûm-ı ،örfiyye ve cürm-i cinâyet ve resm-i çift ve ispençe ve resm-i bennȃk ve tapu-yı zemîn ve yuva ve kaçkun ve kul ve câriye müjdegânesi ve resm-i ،arûs min-külli’l-vücûh serbest olmak üzere mefrûzü’l-kalem ve maktû،ü’l-kadem ve sene-i sâbıklarda voyvoda ve zabît olanlar ne vechile zabt ü rabt edegelmişler ise mûmâ ileyh dahi ol vechile zabt ü rabt edüb senesi tamâmına değin tarafımızdan ve taraf-ı âherden bir ferd mâni، ü dâfi، olmamak içün iş bu memhûr zabt temessükü yedine verildi. Tahrîren fî sene 1173 (1759-1760).

El-fakîr El-hâcc Mehmed mutasarrıf-ı mukāta،a-yı mezbûr.

Sıra no : 10
Belge no : A.Ş.S. 1, varak 4a
Tarih : 1173 (1759-1760)
Konu : Adana’da Mizân-ı harîr Mukāta،ası’nın hisse mutasarrıfı olan Karslızȃde El-hȃcc Ali Ağa’nın oğlu Hasan Ağa’dan kalemiyye bedeli 20 kuruşun alındığına dair tahvil.

Temessükü yedine verildi. Mukāta،a-i mizân-ı harîr der-،uhde-i Hasan hisse nısf
Guruş 20. Yalnız yirmi guruşdur.

Vech-i meşrûh üzere bin yüz yetmiş üç senesinde bâ-fermân-ı ‘âlî matlûb buyurulan kalemiyye ‘inâyetlü sadrazam efendimizin mâl-i kalemiyyeleri olmak üzere Adana’da vākı‘ Mizân-ı harîr Mukāta،ası’nın hissesine mutasarrıf olan ‘izzetlü Hasan Ağa yedinden nısf-ı kalemiyye hissesi yalnız yirmi gurûş kalemiyyenin ahz ü kabzına me’mûr olduğum hasebiyle tamâmen ve kâmilen ağa-yı mûmâ ileyh yedinden ahz ü kabz olunub tarafımıza edâ ve teslîm olunmağla yedine tahvîl verildi. Vakt-i hâcette ibrâz

El-fakîr Ahmed çukadâr-ı sadr-ı a‘zamî hâlen.

Sıra no :11
Belge no : A.Ş.S 1, varak 4b
Tarih : 1173 (1759-1760)
Konu : Adana, Sis ve Tarsus sancakları Fellȃhȃn Mukāta،ası’na ait ¼ hissenin Karslızȃde Es-Seyyid Hacı Ali Ağa’ya iltizȃm olunduğuna ilişkin Ahmed tarafından verilen zabt temessüküdür.

Ba‘is-i tahrîr-i hurûf oldur ki:

Adana ve Sis ve Tarsus sancaklarında vākı‘ bâ-berât-ı ‘âlî-şân mutasarrıf olduğum rub‘ hisse Fellâhân Mukāta،amızı iş bu bin yüz yetmiş üç senesi Martı ibtidâsından Şubatı gâyetine değin zabt ve hâsıl ve rüsûmun ahz ü kabz eylemek üzere bedel-i mu‘ayyene mukābili darende-i temessük kıdvetü’l-emâsil ve’l-akrân Es-seyyid El-hâcc Ali Ağa zîde kadrûhuya der ‘uhde ve iltizâm vech-i meşrûh üzere ve ol dahi iltizâm ve kabûl etmekle bedel-i iltizâmı olan meblâğ-ı ma،lûmü’l-mikdâr tamâmen mûmâ ileyh yedinden ahz ü kabz olunub zabtı içün yedlerine iş bu temessük verilmişdir bi،-avnihi ve keremihi Ta،âlâ gerekdir ki sene-i merkûmeye mahsûben mukāta،a-i mezkûru zabt ü rabt ve hâsıl olan a،şâr-ı şer،iyye ve rüsûm-ı ،örfiyye ve yuvada ve kaçkun ve kul ve câriye müjdegânesi ve ،arûsâne ve sâ’ir cüz’î ve küllî her ne hâsıl olur ise sâbık ve mu،tâd-ı kadîm ve olugeldiği üzere ber-vech-i serbest zabt ü rabt ve cem، ü tahsîl ve ahz ü kabz eyleyüb tarafımızdan ve taraf-ı âherden kimesne mâni، ve müzâhim olmaya. Hurrire fi’t-târîhi’l-mezbûr.

El-fakîr Ahmed mutasarrıf-ı mukāta،a-i hisse-i rub‘ hâlen

Sıra no : 12
Belge no : A.Ş.S. 1, varak 9b
Tarih : 5 L 1173 (21 Mayıs 1760)
Konu : Karslızȃde Hasan Ağa’nın Adana mütesellimi olarak Adana valilerine mahsus sarayın hazırlanmasında görev almasına ilişkin buyuruldu.

Hâlen Medîne-i Adana’da mesned-nişîn-i şerȋ‘at-ı garrȃ fazȋletlü efendi hazretleri ve mefâhirü’l-emâcid ve’l-a‘yân mütesellimi Hasan Ağa ve Yeniçeri Serdȃrı zîde mecduhu ve mefâhirü’l-emâsil ve’l-akrân a‘yân-ı vilâyet ve zâbitân-ı sâ’ire ve iş erleri zîde kadruhum inhâ olunur ki:

Öteden berü Adana vâlileri şehr-i mezkûra vusûllerinde mukaddem ve mu،tâd-ı kadîm ve resm-i müstedîm saray döşemeleri ve olageldiği üzere dâ’ire halkının konakları döşedilmek ‘âdet-i kadîme olduğuna binâ’en hıdmet-i mezkûrede kıyâm ve ihtimâm-ı tâmm olunmak bâbında enderûn mehter başımız Hüseyin zîde kadruhû ta‘yîn ve irsâl olunub bi-‘avni’l-llâhi Ta‘âlâ vusûlünde ve duhûlümüz takarrub etmekle hâzır ü âmâde ve tekmîl olunmak içün Dîvân-ı Adana’dan iş bu buyuruldu tahrîr ve ısdâr ( ) ile irsâl olunmuşdur. İn şâe Allâhu Ta‘âlâ vusûlünde gerekdir ki vech-i meşrûh üzere ‘amel ve ber-mutâd-ı kadîm ve resm-i müstedȋm saray ve dâ’ire ve etbâ‘ konaklarında olageldiği minvâl üzere döşedüb hâzır ü âmâde ve tekmîl ve bilâ-kusûr kemâl-i dikkat ü ihtimâm olub mûcib-i buyurulduyla ‘âmil olasız deyu buyuruldu. Fî 5 L. Sene 173(21 Mayıs 1760).

Sıra no : 13
Belge no : A.Ş.S 1, varak 4b-5a
Tarih : 7 L 1173 (23 Mayıs 1760)
Konu : Seyhan ve Ceyhan ırmakları arasında bulunan Yüregir nahiyesinde kışlayan Kefere ve Fellȃh tâ’ifesinin resm-i kışlaklarının toplanması konusunda mȃlikȃne hissedarı bulunan Hasan Ağa’nın arzı üzerine gönderilen emr-i ȃlȋ.

Yüregir mâbeyn-i nehr kışlağı içün emr-i ،âlî

Düstûr-ı mükerrem ve mu‘azzam müşîr-i mufahham ve muhterem nizâmü’l-‘âlem müdebbiru umûri’l-cumhûr bi’l-fikri’s-sâkıb mütemmimu mehâmi’l-enâm bi’r-re›yi’s-sâ›ib mümehhidu bünyâni’d-devle ve’l-ikbâl müşeyyidu erkâni’s-sa،âde ve’l-iclâl el-mahfûf bi-sunûfı ،avâtıfı’l-meliki’l-a،lâ Adana vâlisi sadr-ı esbâk vezîrim Sa،îd Mehmed Paşa Edâme Allâhu Ta،âlâ iclâlehu ve kıdvetü’l-kuzât ve’l-hükkâm ma،denü’l-fazl ve’l-kelâm mevlânâ Adana Kâdısı zîde fazluhu tevkȋ،-i refî،-i hümâyûn vasıl olıcak ma‘lûm ola ki:

Kıdvetü’l-emâcid ve’l-a‘yân Hasan zîde mecduhu Dîvân-ı Hümâyûnuma ‘arzuhâl edüb ber vech-i mâlikâne ‘uhdesinde olan Mîr-mîrân-ı Haleb Hâssı Mukāta،ası mülhakātından Mabeyni’n-nehreyn Kışlağı’nda kışlayan Kefere ve Fellâh tâ’ifesinin resm-i kışlakları sen ki vezîr-i müşârün ileyhsin ma‘rifetin ve mûmâ ileyhin âdemîsi mübâşeretiyle yerlü yerinden tamâmen tahsîli içün bundan (akdem) emr-i şerîf-i ‘âlî-şânım ısdâr ve irsâl olunmuşdur. El-hâletü hâzihi tâyife-i mezbûrun resm-i kışlakları taleb olundukda kışlak-ı mezbûrda sâ’ir kışlayanları misüllü beher hâneye mu،tâd olan beşer buçuk guruş resm-i kışlakların virmeyüb birer altun veririz deyu ،inâd ve muhâlefet eylediklerinden mâl-ı mukāta،anın terettüblerine bâdî olmalarıyla kışlak-ı mezkûrda sâ’ir kışlayanlardan alındığı vech üzere îcâb eden beşer buçuk guruş resm-i kışlakları tamâmen tahsîl etdirülüb ،inâd ve muhâlefet ettirilmemek içün emr-i şerîfim sudûrunu istid،ȃ-yı ،inâyet etmeğin Hazîne-i ،ȃmiremde mahfûz Baş Muhâsebe defterlerine nazar olundukda mârrü’z-zikr Mîr-mirân-ı Haleb Hâssı Mukāta،ası senevî dört bin iki yüz on altı buçuk guruş mâl ile Hasan zîde mecduhu ve Ali ve Süleyman zîde kadrühümânın ber vech-i iştirâk mâlikâne ‘uhdelerinde olduğu ve Mâbeyn-i Nehreyn Kışlağı mukāta،a-i merkûma hâsıl kayd olunmağla kışlak-i mezkûrda kışlayan Kefere ve Fellâh tâ’ifesinin ve sâ’ir her kim olur ise olsun tahammüllerine göre iktizâ eden resm-i kışlakları ،alâ eyyi hâlin kendülerinden tahsîl ve ta،allül ve muhâlefet ederler ise muhkem te’dîb ve zecr olunarak tekmîl etdirilmek içün yetmiş iki senesi Zi’l-hiccesinde emr-i şerîfim verildiği der-kenâr olundukda imdi der-kenârı mûcebince ،amel olunmak fermânım olmuşdur. Buyurdum ki hükm-i şerîfim vardıkda bu bâbda sâdır olan emrim üzere ،amel edüb dahi vech-i meşrûh üzere Mâbeyn-i Nehreyn Kışlağı mukāta،a-i merkûma hâsıl kayd olunmağla kışlak-ı mezbûrda kışlayan Kefere ve Fellâh tâ’ifesi ve sâ’ir her kim olur ise olsun tahammüllerine göre iktizâ eden resm-i kışlakları ،alȃ eyyi hâlin kendülerinden tahsîl ve mûmâ ileyh tarafından ta،yîn olunan âdemîsine teslîm etdirilüb ta،allül ve muhâlefet ederler ise muhkem te’dîb ve zecr ve tenkîl olunarak tekmîl etdirdüb mukaddemen verilen emr-i ،âlî-şânıma mugāyir hareket ile cânib-i mukāta،aya gadr ü zarar etdirmiyesiz. Şöyle bilesiz ،alâmet-i şerîfe i،timâd kılasız. Tahrîren fi’l-yevmi’s-semâne ،aşere min şehri Şa،- bâni’l-mu،azzam li- sene selâse ve seb،în ve mi’e ve elf. (28 Şa،bȃn 1173) (15 Nisan 1760)

Kuyide fî 7 min Şevvȃl Sene 1173. (23 Mayıs 1760)
Kostantiniyyeti’l-mahrûse

Sıra no : 14
Belge no : A.Ş.S. 1, varak 5a
Tarih : 9 Şevvâl sene 1173 (25 Mayıs 1760)
Konu : Adana valisi kethüdası Hasan Ağa’nın Narlıca Mukāta‘ası malından 110 kuruşu teslim aldığına dair tezkire.

،An mukāta،a-i Narlıca be-dest-i Özen Bey çukâdârî-i Molla Mehmed mahsûb sene 173[36] .
Asl-ı mâlı mukāta،a-i mezbûr guruş 110. Yalnız yüz on guruşdur.
Fî 7 Şevvâl sene 1173

Vech-i meşrûh üzere bâlâda mastûr mukāta،a-i mezbûrun yüz yetmiş üç senesine mahsûben asl-ı mâl-ı mukāta،ası olan yüz on guruş gurûş tamâmen mûmâ ileyh Molla Mehmed yedinden teslîm-i hazine-i hazret-i veliyyü’n-ni،amî olunmağla yedine iş bu tezkire verilmişdir ki vakt-i hâcetde ibrâz eyleye. Fî 9 L. Sene 173 (25 Mayıs 1760).

El-fakîr Hasan kethüdâ-yı vâli-i Adana hâlen

Sıra no : 15
Belge no : A.Ş.S 1, varak 5a
Tarih : 9 L. Sene 1173 (25 Mayıs 1760)
Konu : Adana valisi kethüdası Hasan Ağa’nın İki Kilise Bucağı Mezraası Mukāta‘ası malından 120 kuruşu teslim aldığına dair tezkire.

،An mukāta،a-i mezra،a-i İki Kilise Bucağı be-dest-i Özen Bey çukadârî-i Molla Mehmed mahsûb sene 173.
Asl-ı mâl-ı mukāta،a-i mezbûr guruş 120. yalnız yüz yirmi guruşdur.

Vech-i meşrûh üzere bâlâda mastûr mukāta،a-i mezbûrun yüz yetmiş üç senesine mahsûben asl-ı mâl-ı mukāta،ası olan yüz yirmi gurûş tamâmen mûmâ ileyh Mehmed yedinden teslîm-i hazine-i hazret-i veliyyü’n-ni،amî olmağla yedine iş bu edâ tezkire verilmişdir. Vakt-i hâcetde ibrâz oluna. Fî 9 L. Sene 173(25 Mayıs 1760).

El-fakîr Hasan kethüdâ-yı vâli-i Adana hâlen

Sıra no : 16
Belge no : A.Ş.S. 1, varak 5b
Tarih : 15 L 1173 (31 Mayıs 1760)
Konu : Adana valisi kethüdası Hasan Ağa’nın Kara Çalılık ve Hȃzırlı Mukāta‘ası malından 71 kuruşu teslim aldığına dair tezkire.

Mukāta،a-i Karaçalılık ma،a Hâzırlı rub، der-،uhde-i Halil Ağa Fî 15 L. Sene 173.
Guruş 71 asl-ı mâl-ı mukāta،a vâcibe sene 173.
Yalnız yetmiş bir guruşdur.
Vech-i meşrûh üzere

bâlâda mastûr Adana aklâmı mukāta‘âtından Kara Çalılık ma‘a Hâzırlı rub، hissesinin bin yüz yetmiş üç senesine mahsûben asl-ı mâl-ı mukāta،ası olan yetmiş bir guruş mültezimi Halil yedinden tamâmen teslîm-i hazîne-i hazret-i veliyyü’n-ni،amî olunmağla yedine iş bu edâ tezkiresi verilmişdir ki vakt-i hâcetde ibrâz eyleye. Fî 15 L. Sene 173(31 Mayıs 1760).

El-fakîr Hasan kethüdâ-yı vâli-i Adana hâlen.

Sıra no : 17
Belge no : A.Ş.S 1, varak 5b
Tarih : 15 L. Sene 173 (31 Mayıs 1760)
Konu : Adana valisi kethüdası Hasan Ağa’nın Molla Zimmȋ Mukāta‘ası malından 580 kuruşu teslim aldığına dair tezkire.

Mukāta،a-i Molla Zimmî der-،uhde-i Ali Ağa ve Mehmed Ağa ve Ahmed Ağa vâcibe sene 173.
Guruş 580. Asl-ı mâl-ı mukāta،a yalnız beş yüz seksen guruşdur.
Vech-i meşrûh üzere

bâlâda mastûr Adana aklâmından mukāta‘a-i mezbûrun yüz yetmiş üç senesine mahsûben asl-ı mâl-ı mukāta،ası olan beş yüz seksen guruş mûmâ ileyhim Ali Ağa ve Mehmed Ağa ve Ahmed Ağa yedinden tamâmen teslîm-i hazîne-i hazret-i veliyyü’n-ni،amî olmağla yedlerine iş bu edâ tezkiresi verilmişdir ki vakt-i hâcetde ibrâz eyleyeler.

Fî 15 L. Sene 173 (31 Mayıs 1760).
El-fakîr Hasan kethüdâ-yı vâli-i Adana hâlen

Sıra no : 18
Belge no : A.Ş.S. 1, varak 9a
Tarih : 4 ZA. Sene 1173 (18 Haziran 1760)
Konu : Adana’da valilere mahsus konakların kendisi gelinceye kadar hazırlanması konusunda Adana kadısına, Adana mütesellimi Hasan Ağa’ya ve diğer ilgililere gönderilen buyuruldu.

Hâlen medîne-i Adana’da mesned ârâ-yı şerȋ‘at-ı garrȃ efendi hazretleri zîde fazluhu ve kıdvetü’l-emâcid ve’l-a‘yân Adana mütesellimi Hasan Ağa zîde mecduhu ve mefâhirü’l-emâsil ve’l-akrân yeniçeri serdârı ve a‘yân-ı vilâyet ve zâbitân-ı sâ’ire ve iş erleri zîde kadruhumsuz inhâ olunur ki:

İşbu yevm-i penç-şenbe medîne-i Antakiyye’den nehzat ve hareket ve bi-‘avni’l-llâhi Ta‘âlâ savb-ı maksûdumuz olan Adana tarafına ‘azîmet musammem ve muhakkak olmağla dâ’iremiz halkı içün iktizâ eden konakları ber-mûceb ve ber-mu‘tâd-ı kadîm hâzır ve âmâde itdürülmek ve saray döşenmesinin dahi tekmîline ihtimâm ve dikkat eylemeniz bâbında tarafımızdan iş bu buyuruldu tahrîr ve ısdâr ve hâlen baş çukadârımız Mustafa Ağa ile irsâl olunmuşdur. İn şâ’e Allâhu Ta،âlâ vusûlünde gerekdir ki vech-i meşrûh üzere şimdiden saray döşenmesi içün gönderilen buyuruldu mûcebince ber-mu،tâd-ı kadîm ve resm-i müstedîm bilâ noksân döşedilüb tekmîline ihtimâm ve dâ’iremiz halkı içün iktizâ eden konakları dahi gönderilen defter mûcebince olageldiği minvâl üzere hâzır ve âmâde etdirilüb tehâvün ve tekâsül birle imrâr-ı evkātdan mübâ،adet ve mûcib-i buyuruldumla ،amel ve hareket eyleyesiz deyü buyuruldu. Fî 4 ZA. Sene 1173 (18 Haziran 1760).

Sıra no : 19
Belge no : A.Ş.S. 1, varak 11a
Tarih : 19 ZA. Sene 1173 (3 Temmuz 1760)
Konu : Adana ve çevresinde dolaşan ve halkın canına, malına zarar veren kapusuz levendȃtın zararlarının önlenmesi için Adana valisinden kadı ve diğerlerine gönderilen buyuruldu.

Hâlen medîne-i Adana’da mesned-nişîn-i şeri‘ât-ı garrâ faziletlü efendi hazretleri zîde fazluhu ve mefâhirü’l-emâsil ve’l-akrân Yeniçeri Serdarı zîde mecduhu ve a‘yân-ı vilâyet ve iş erleri zîde kadruhum inhâ olunur ki:

Bundan akdem başıboş kapusuz levendât makûlesi ve sâ’ir lusûs-ı eşkıyâ ve haramzâde piyâde ve süvâri leyl ü nehâr bî-hûde geşt ü güzâr ve ،ibâdullâha îsâl-i mazarrat ü hasâret ve nehb ü gasb-ı emvâl ‘âded-i kabîhaları olduğundan haklarında bi’d-defa‘ât müte‘addid evâmir-i celîlü’ş-şânım şeref-sudûr olmağla ol makûle kapusuz levendât ve sâ’ir lusûs-ı eşkıyâ ve haramzâdelerden piyâde ve süvâri gecelerde ve gündüzlerde eyâlet-i mezkûre derûnunda bî-hûde geşt ü güzâr ،ibadullâhın devâbb ve mevâşî ve emvâl ve eşyâsını nehb ü gasb edenleri ‘alâ eyyi hâlin ele getirilüb hayyen meyyiten ahz ü girift ve huzûrumuza ihzâr ve hîn-i mu‘âhazelerinde muhârebe ve mukāteleye tasaddî eder olur ise bi’l-ittifâk her birlerine i‘ânet ve muhâbere ve mukātele olunub mâl ve eşyâları katl edenlerin olub ser-maktû‘ları ve hayyen ahz edenleri tarafımıza ihzâr olunmak emrinde demleri heder ve mu’âheze olunmak bâbında Dîvân-ı Adana’dan iş bu buyuruldu tahrîr ve ısdâr (boşluk) ve ile irsâl olunmuşdur vusûlünde gerekdir ki vech-i meşrûh üzere haklarında mukaddemen mü’ekked ve müşedded müte،addid şeref-sudûr olan evâmir-i celîlü’ş-şân mûcebince kapusuz başıboş levendât ve sâ’ir lusûs-ı eşkıyâ ve harâmzâdeden piyâde ve süvârî gecelerde ve gündüzlerde geşt ü güzâr ve ،ibâdullâha îsâl-i mazarrat ü hasâret edenler bi’l-ittifāk ahz ü girift ve muhârebeye tasaddî ederler ise birbirlerine i،ânet ve muhâbere ve mukātele olundukda demleri heder ser-maktû،ları ve hayyen ahz olanları huzûrunda ihzâr olunmak üzere tenbîh ve te’kîdi müş،ir cümle i،lân ü işâ،ȃt ve mûcib-i buyuruldu ile ،amel ve hareket oluna deyu buyuruldu. Fî 19 ZA. Sene 173 (3 Temmuz 1760).

Sıra no : 20
Belge no : A.Ş.S. 1, varak 12b
Tarih : 1 Z. Sene 1173 (15 Temmuz 1760)
Konu : Adana bahçeleri ve civarında yaşayan Fellȃhȃn zümresine Adana sâkinlerinden Şehirkethüdâsıoğlu Hasan Ağa’nın eskiden olduğu gibi boybeyi olarak atanmasına ilişkin Adana Dȋvȃnı’ndan gönderilen buyuruldu.

Şehirkethüdâsızâde Hasan Ağa’nın Boybeğilik Buyuruldusu.
Kıdvetü’n-nüvvâbi’l-müteşerri‘în Adana’da nâ’ibü’ş-şer‘ olan efendi zîde ،ilmuhu inhâ olunur ki;

Bağçehâ-yı Adana ve civârında ve sâ’ir kurâlarda sâkin Fellâhân zümresinin hâlen Adana sükkânından Şehirkethüdâsı oğlu Hasan Ağa nâm kimesne öteden berü berât-ı şerîf-i ‘âlî-şân ile boybeyisi olmakdan nâşî iş bu 1173 senesinde ağa-yı merkûm yedinde olan berâtı mûcebince tâ’ife-i mezbûre boybeyisi olmak üzere kıbel-i şer‘den yedine murâsele i‘tâ olunduğuna binâ’en Dîvân-ı Adana’dan buyuruldu tahrîr ve ısdâr ve ağa-yı merkûm yedine i‘tâ kılındı. Bî-mennihi Ta‘âlâ vusûlünde buyuruldumuz düstûrü’l-‘amel tutulmak üzere sicill-i mahfûza kayd ve boybeyilik umûruna mûma ileyhe zabt ve âherden müdâhalesi men، ve şer،le def، oluna. Ve sen ki ağa-yı merkûmsun yedinde olan mürâselede buyuruldular mûcebince tâ’ife-i mezbûrun boybeyilik umûrunu zabt ve irâ’et edüb ağayân-ı mezbûra hilâf-ı mu،tâd zulm ü ta،addî ve tecâvüzden be-gâyet hazer ve mücânebet eyleyesiz deyu buyuruldu. Fî gurre Z. Sene 173 (15 Temmuz 1760).

Sıra no : 21
Belge no : A.Ş.S. 1, varak 13b
Tarih : 17 Z. Sene 1173 (31 Temmuz 1760)
Konu : İstanbul’da Özen Bey yanında emanet olarak bulunan eşyaların Süleyman Paşa Hanı’nda Sarraf Anastas’a teslim olunup Adana’da Hacı Ali Ağa’nın konağında Veli Ağa elinden teslim alındığına ilişkin ilmühaber.

Bâ’is-i tahrîr-i terkîm budur ki;

Bundan akdem Âsitâne-i ‘aliyyede devletlü Özen (?Uzun) Bey efendimizin ‘indinde bâlâda mastûr olan eşyâlarımız emânet olub ba‘dehu iznimiz ile Süleyman Paşa Hânı’nda sarraf Anastas’a ber-vech-i emânet teslîm olunmuş idi. İş bu bin yüz yetmiş üç senesi mâh-ı Zilhicce’nin altıncı yevm-i sebt Adana’da Hacı Ali Ağa’nın hânesinde sarraf tarafından eşyâmız sa‘âdetlü Veli Ağa tarafından kendi yedi ile tamâmen ve kâmilen meclis-i müslimînde tarafımıza edâ ve teslîm etmekle sened olmak içün Veli Ağa’nın yedine iş bu ilmuhaber i‘tâ olundu. Mine’l-fakîr Es-seyyid Hüseyin ser-turnâ’î.

Şühȗdü’l-hâl
El-hâcc Hüseyin
Birâder-i Hasan Ağa
Seyyid Hacı Musa Alemdar
Hacı Ali tâbi‘-i Bozzâde
Hasan Ağa bin Sâdıkzâde
Ahmed Ağa Sakallızâde
Avcıoğlu Süleymen Beşe
Bâ-hatem-i Nurullah Paşa Mutasarrıf-ı eyâlet-i Adana
Ve gayruhum

Sıra no : 22
Belge no : A.Ş.S. 1, varak 15a
Tarih : 4 M. Sene 1174 (16 Ağustos 1760)
Konu : Seyhan nehri üzerindeki Taşköprü’de iki değirmen yaparak köprüye zarar veren ve rakı içen Seyyid Ali Efendi’nin verdiği zararın durdurulmasına ilişkin Adana halkının arzuhalidir.

Devletlü ‘inâyetlü merhametlü efendim sultânım hazretleri sağ olsun ‘arzuhâl-i bendeleri budur ki:

Adana’da nehr-i Seyhun üzerinde olan cisr-i kadîme Seyyid Ali Efendi nâm kimesne iki ،adet değirmen binâ ve rabt edüb cisr-i mezkûrun inhidâm ve harâbına bâ’is (ü) bâdî olacağı cümlenin indinde nümâyân olduğundan birkaç def‘a arak ile katl-i nüfûsa sebeb olmağın merâhim-i aliyyelerinden mercû‘dur ki cisr-i mezkûrdan değirmen-i mezkûrları def‘ ü ref‘ ve kal‘ idüb fukâra-yı müslimîn ve ebnâ-yı sebîlin hayır du‘âlarına mazhar olmaları bâbında bâkî emr (ü) fermân devletlü inâyetlü merhametlü sultânım hazretlerinindir.

Bende fukâra-i ahâli-i Adana

Sıra no : 23
Belge no : A.Ş.S. 1, varak 34a
Tarih : Evâsıt-ı CA. Sene 1174 (19-28 Aralık 1760)
Konu : Hızırlı (Hadırlı) köyü halkının Şehirkethüdasıoğlu demekle tanınan Hüseyin’in ehl-i örfe dayanarak kendilerine yapmış olduğu zulmden şikȃyetleri üzerine gönderilen fermandır.

Hızırlı karyesinin Şehirkethüdâsıoğlu’ndan da‘vâ fermanıdır.

Emîrü’l-ümerâi’l-kirâm kebîrü’l-küberâi’l-fihâm zu’l-kadri ve’l-ihtirâm sâhibü’l-،izzi ve’l-ihtişâm el-muhtassu bi-mezîdi ،inâyeti’l-meliki’l-a،lâ Adana beylerbeyisi ( ) dâme ikbâluhu ve kıdvetü’l-kuzât ve’l-hükkâm ma،denü’l-fazl Adana ve ( ) kȃdısı zîde fazluhumâ tevkȋ،-i ref،î-i hümâyûn (vâsıl olıcak ma،lûm ola ki) :

Hızırlı[37] nâm karye fukarâsı südde-i sa‘âdetime ،arzuhâl edüb yine Adana sâkinlerinden mütegallibeden Şehirkethüdâsıoğlu demekle meşhûr Hüseyin nâm kimesne ehl-i ،örfe istinâden bin yüz yetmiş senesinde bunların bi-gayrı hakkın cebren ve kahren bin iki yüz guruş akçelerin alub ziyâde gadr ü ta’addî eylediğin bildirüb âher husûsa ta‘yîn olunan mübâşir ma،rifetiyle tahsîl ve bî-kusûr alıvirilüb ta،allül ve muhâlefet etdirilmeyüb icrâ-yı şer، ve ihkāk-ı hakk olunması bâbında hükm-i hümâyûnum ricâ eyledikleri ecilden âher husûsa me’mûr mübâşir ma،rifetiyle şer،le görülmesi emrim olmuşdur buyurdum ki sadr-ı a،zam baş silahşörü kıdvetü’l-emâcid ve’l-a،yân Mehmed ziyâdetü mecduhu menşûr-ı şerîfimle vusûl buldukda bu bâbda sâdır olan emrim üzere ،amel âher ihzâr-ı husemâ kılub mukaddemen bir def،a şer،le görülmeyüb fasl olunmayan husûsâtın tamâm hakk-ı ،adl üzere mukayyed olub göresin. İ،lȃm olunduğu üzere ise ol bâbda muktezâ-yı şer،-i kavîmle ،amel edüb âheri vech-i meşrûh üzere mezkûrun hilâf-ı şer،-i şerîf ve bi-gayrı hakkın cebren aldığı ol mikdâr guruşların ba،de’s-sübût hükm edüb mübâşir-i mûmâ ileyh ma،rifetiyle bî-kusûr tahsîl ve alıvirüb ta،allül ve muhâlefet etdirmeyüb icrâ-yı hakk eyleyesiz min ba،d şer،-i şerîfe ve emr-i hümâyûnuma mugāyir kimesneye iş etdirmeyüb husûs-ı mezbûr içün bir dahi emrim varmalu eylemeyesiz. Şöyle bilesiz ،alâmet-i şerîfe i،timâd kılasız. Tahrîren fî şehri evâsıt Cemâziye’l-ûlâ sene erba،a ve seb،în ve mi’e ve elf.

Be-makām-ı İslâmbol el-mahrûse.

Sıra no : 24
Belge no : A.Ş.S. 1, varak 26b
Tarih : 1174 (1760)
Konu : Adana Mȋzȃn-ı harȋr Mukāta‘ası’nın 3 senelik yarım hisse kalemiyyesi olan 30 kuruşun Hasan Ağa’dan tam olarak alındığına dair tezkiredir.

Mukāta‘a-i Mizân-ı Harîr der-،uhde-i Hasan Ağa
Guruş:30
Yalnız otuz guruşdur.
Bâ‘isü’l-hurûf budur ki:

Bin yüz yetmiş bir ve yetmiş iki ve yetmiş üç senelerinin bâ-fermân-ı ،âlî matlûb buyrulan ‘inâyetlü defterdâr efendi hazretlerinin kalemiyyesi olmak üzere Adana’da vâkı‘ mizân-ı harîr mukāta‘asının üç senelik nısf hisse kalemiyye beher sene on guruş cem‘an yekûn otuz guruş akçanın kabzına me’mûr olduğum hasebiyle meblağ-ı mezbûru mukāta‘a sâhibi Hasan Ağa yedinden bi’t-tamâm ahz ü kabz olunub yedine edâ tezkiresi i‘tâ olundu. Vakt-ı hâcetde ibrâz oluna.

El-fakîr Ahmed çukadâr-ı defterdâr hâliyen M.

Sıra no : 25
Belge no : A.Ş.S. 1, varak 26b
Tarih : 1174 (1760)
Konu : Adana Mȋzȃn-ı harȋr Mukāta‘ası’nın 2 senelik kalemiyyesi olan 40 kuruşun mȃlikȃne mutasarrıfı Hasan Ağa’dam tam olarak alındığına dair edȃ tahvȋlidir.

Mukāta‘a-i Mizân-ı Harîr der-،uhde-i Hasan Ağa
Mukāta‘a-i mizân-ı harîr
Guruş:40
Yalnız kırk guruşdur.
Bâ‘is-i hurûf budur ki:

Bin yüz altmış dokuz ve yetmiş senesinde bâ-fermân-ı ،âlî matlûb buyurulan Adana mizân-ı harîr mukāta‘asının devletlü ،inâyetlü defterdâr efendimizin kalemiyyeleri olmak üzere mâlikâne mutasarrıfı Hasan Ağa yedinden iki senelik mâl-ı kalemiyyeleri olan yalnız kırk guruş Hasan Ağa yedinden tamâmen ve kâmilen ahz ü kabz olunub yedine edâ tahvîli i‘tâ olundu. Gerekdir ki taraf-ı âherden müdâhale olunmayub vakt-ı hâcetde ibrâz oluna.

El-fakîr Ahmed çukadâr-ı defterdâr hâliyen.

Sıra no : 26
Belge no : A.Ş.S. 1, varak 27a
Tarih : 1174 (1760)
Konu : Öyüklü mezrasının ¼ hisse sahibi olan Şehirkethüdasızȃde Hasan Ağa’dan 5,5 kuruş kalemiyyenin tam olarak alındığına dair tezkiredir.

Mukāta‘a-i Mizân-ı Harîr der-،uhde-i Hasan Ağa
Bâ‘is-i tezkire budur ki:

İş bu bin yüz altmış sekizden yetmiş üç senesine gelinceye kadar mahsûb Öyüklü mezra‘asının rub‘ hisse ashâbı Şehirkethüdâsızâde Hasan Ağa yedinden defterdâr efendinin kalemiyyesinden rub‘ hisse kalemiyyeyi beş buçuk guruş altı senelik olmak üzere tamâmen ve kâmilen ahz ü kabz edüb iş bu mûmâ ileyh Hasan Ağa yedine halâs tezkiresi verilmişdir. Gerekdirki hîn-i hâcetde ibrâz eyleye.

El-fakîr Ahmed çukadâr-ı defterdâr hâlen.

Sıra no : 27
Belge no : A.Ş.S. 1, varak 28b
Tarih : 1174 (1760)
Konu : Adana Dönüm ve Hâne Gümrüğü Mukāta‘ası ½ hisse iltizȃmının Şehirkethüdȃsızâde Hasan Ağa’ya iltizâm ve tevfîz olunduğuna dair Adana Serdȃrı Mehmed’in temessüküdür.

Vech-i tahrîr-i hurûf budur ki:

İş bu bin yüz yetmiş üç senesinde Adana Dönüm ve Hâne Gümrüğü Mukāta‘ası ‘uhde-i iltizâmımızda olub mukāta‘a-i mezbûrun nısf hissesinin iltizâmını tarafımızdan Şehirkethüdasızâde Hasan Ağa’ya ilzâm ve tevfîz olunub sene-i mübârekde merkûm Hasan Ağa mutasarrıf olub iştirâken olmak üzere yedine zabt temessükü i‘tâ olundu gerekdir ki mu،tâd ve taht-ı tasarrufunda olub zabt tarafımızdan ve taraf-ı âherden kat،an bir ferd mâni، ve müdâhil ve müzâhim olmaya.

Hâlisü’l-mevfûr? Mehmed Serdâr-ı Adana hâlen

Sıra no : 28
Belge no : A.Ş.S. 1, varak 35b
Tarih : 1174 (1760)
Konu : 1760 yılına ait 20 kuruş kalemiyyenin Hasan Ağa’dan tam olarak alındığına dair Sadrazam Çukadȃrı Ahmed’in vermiş olduğu edȃ tezkiresidir.

Mukāta‘a-i mizân-ı harîr der-‘uhde-i Hasan Ağa nısf hisse
El-Cânib: Guruş 20

Vech-i meşrûh üzere bin yüz yetmiş dört senesinde bâ-fermân-ı ،âlî matlûb buyurulan Sadr-ı a‘zam efendimizin kalemiyyeleri olmak üzere Adana’da vâkı‘ mizân-ı harîr mukāta‘asının nısf hissesine mutasarrıf olan ‘izzetlü Hasan Ağa yedinden nısf hisse kalemiyye yalnız 20 guruş akçanın kabzına me’mûr olduğumuz hasebiyle tamâmen ve kâmilen ağa-yı mûmâ ileyh yedinden ahz ü kabz olunmağla yedine edâ tezkire verildi vakt-i hâcetde ibrâz oluna.

El-fakîr Ahmed çukadâr-ı Sadr-ı a‘zam hâlen.

Sıra no : 29
Belge no : A.Ş.S. 1, varak 37b
Tarih : 21 Receb Sene 1174 (26 Şubat 1761)
Konu : Adana valisinin Payas ve Belen taraflarında görevlendirilmesi üzerine Adana mütesellimliğine Ser-turnayȋ Hüseyin Ağa’nın getirildiğine dair buyuruldu.

Ser-turnayî Hüseyin Ağa Mütesellimlik Buyuruldusu.

Hâlen medîne-i Adana’da mesned-nişîn-i şerȋ‘at-ı garrâ fazîletlü semâhatlu efendi hazretleri zîde fazluhu ve mefâhirü’l-emâcid ve’l-a‘yân bi’l-cümle zâbitân ve sâ’ir a‘yân-ı vilâyet (ve) iş erleri zȋde mecduhum inhâ olunur ki:

İş bu (sene-i) meymenet-nişânda bâ-fermân-ı ‘âlî Payas ve Beylan câniblerine me’mûriyetimizden nâşî hıyâmet-i me’mûriyet birle ‘avdet edince(ye) kadar yerimize bir umûr-dîde ve kâr-âzmû(r)de mütesellim nasb ü ta‘yîn olunmak lâzıme-i vakt ü hâlden olmağla erbâb-ı istihkākdan kıdvetü’l-emâcid ve’l-a‘yân ser-turnayî ‘izzetlü Seyyid Hüseyin Ağa mütesellim nasb ü ta‘yîn olunduğunu muhbir buyuruldu, tahrîr ve ısdâr ve yedine i‘tâ kılındı. İn şâ’e Allâhu Ta‘âlâ mûmâ ileyhi mütesellim bilüb dâ’imâ muvâfık-ı şer‘ ü kānûn olan re’yiyle ‘amel ü hareket birle cüz’î ve küllî tarafına âyid ve râci‘ olan cürm (ü) cinâyet ve bâd-i hevâya müte‘allık vâridâtı ber mu‘tâd-ı kadîm ahz ü kabz itdirdesiz ve sen ki mütesellim-i mûmâ ileyhsin, sen dahi zâtında merkûz[38] olan gayret ve metâneti zuhûra getürüb dâ’imen re‘âyâ ü berâyȃyı eşkıyâ ve haramzâdeden hıfz ü hırâset ve her bir umûr ve husûsda şer‘ ve kānûna mürâca‘at ve hilâf-ı inhâ zulm ü ta‘addîden ziyâde hazer ü mücânebet eyleyesiz buyuruldu. Fî 21 B. Sene 174 . Kuyide fî 21 min Receb Sene 174 (26 Şubat 1761).[39]

Sıra no : 30
Belge no : A.Ş.S. 28, s. 88, b. 133
Tarih : 1 M. Sene 1175 (2 Ağustos 1761)
Konu : Adana a،yânından Karslızâde Hasan Ağa’nın mâlikâne ،uhdesinde olan Dündarlı ،Ȃdet-i Ağnâmı Mukāta،ası’nın ve diğer mukata’aların hesapları ile ilgili fermandır.

Düstûr-ı mükerrem müşîr-i mufahham nizâmü’l-،âlem müdebbiru umȗri’l-cumhur bi’l-fikri’s-sâkıb mütemmimu mehâmi’l-enâm bi’r-re’yi’s-sâ’ib mümehhidu bünyâni’d-devleti ve’l-ikbâl müşeyyidu erkâni’d-devle ve’l-iclâl el-mahfûf bi-sunûfi avâtıfı’l-meliki’l-a،lâ Adana eyâleti ilhâkıyla Karaman vâlisi olan vezîrim El-hâcc Mehmed Paşa Edâme Allâhu Ta،âlâ iclâlehu ve kıdvetü’l-kuzât ma،denü’l-fazl ve’l-kelâm mevlânâ Adana kadısı zîde fazluhu ve kıdvetü’l-emâsil ve’l-akrân Der-،aliyyemden mübâşir ta،yîn olunan İsmail zîde kadruhu tevkî،-i refî،-i hümâyûn vâsıl olıcak ma،lûm ola ki:

Adana a،yânından Karslızâde Hasan zîde mecduhunun mâlikâne ،uhdesinde olan Dündarlı ،Ȃdet[40]-i Ağnâmı Mukāta،ası’nın yetmiş beş senesinden yetmiş yedi senesi gâyetine gelince mukayyed olan mâlından gayri ez teslîmât olan dört bin beş yüz on guruş ve nısf hissesi mûmâ ileyhin mâlikâne ،uhdesinde olan mahsûl-i ihtisâb-ı Sis mukāta،asının kezȃlik yetmiş beş senesinden yetmiş yedi senesi gâyetine gelince gayrı ez teslîmât ve havâlât (on) bin üç yüz doksan dört guruş zimmet-i sahîhası olub bundan akdem bu makûle ashâb-ı mâlikâne zimmetlerinde olan emval-i mîriyye bakāyâsı bi-eyyi hâlin tamâmen tahsîl ve ba،zı mesârif ve tevzȋ،ât? içün Hazîne-i ،âmireme teslîm olunmak bâbında mü’ekked ve müşedded emr-i hümâyûnum sudûruna binâ’en mûmâ ileyhin mâlikâne ،uhdesinde olan mukāta،ateyn-i mezkûreteyn bakāyâsıyla eyâlet-i Adana’da vâkı، sâ’ir mukāta،ât mâlikâne mutasarrıflarının bakâ-yı sahîhaları tahsîli bâbında emr-i şerîf-i ،âlîşânım ısdâr ve mübâşir ile irsâl olunmuşidi. Gerek ricâl-i devlet-i ،aliyyemden ve gerek taşralarda sȃkin ashâb-ı mâlikâne dahi itâ،at-ı emr-i ،âlîye müsâbakat ve yetmiş yedi senesi gâyetine değin zimmetleri olan emvâl-i mîriyyeyi edȃ ve teslîme ihtimâm ü dikkat ve tenzîlde zimmete müsâra،at etmişler iken mûmâ ileyh kemâl-i ru،ûnet ü huşûnetden nâşî bu vakte gelince zimmetini edȃ eylemediğinden ol-tarafda vâkı، sâ’ir ashâb-ı mâlikâne dahi zimmetlerini edȃda rehâvet üzere hareket ve bu vakte dek emvâl-i mîriyyenin te’hîrine sebeb ve illet olmağla bu def،a dahi aklâm-ı hazînem defterleri kuyûdlarını tetebbu، olunub mukāta،ateyn-i mezkûreteynin yetmiş yedi senesi gâyetine gelince gayrı ez teslîmât ve havâlât on beş bin dokuz yüz dört guruş zimmet-i sahîhasıyla yetmiş sekiz senesine mahsûben ihtimâm-ı re’y ü ma،rifetinle cibâyeti ،uhdesine kayd olunan Adana eyâleti cizyesinin gayri ez havâlât ve teslîmât sekiz bin sekiz yüz seksen bir guruş bakiyyesi ile cem،an yirmi dört bin yedi yüz seksen beş guruş zimmetinde müctemi، olduğu müş،ir bir kıt،a mümzâ sûret-I defter ihrâc olunmağla sen ki vezîr-i müşârün ileyhsin mûmâ ileyh ba،zı hıdmetinde istihdâm eylemek takrîbiyle himâyet ve sıyânetinde mahmî olmakdan nâşî meblağ-ı mezkûrun tahsîli senden matlûb-ı pâdişâhânem olmağla iş bu emr-i şerîf-i ،âlîşânım ısdâr ve mübâşir-i merkûm ile irsâl olunmuşdur imdi vusûlünde mûmâ ileyhin zimmetinde olan sâbıkü’z-zikr yirmi dört bin yedi yüz seksen beş guruş Hazîne-i ،âmiremden virilecek ba،zı mesârif-i mühimme ile Enderûn-ı Hümâyûnum hazînesine teslîm olunacak nükûd akçalarına tahsîs kılındığına binâ’en mübâşir-i merkûmun yanına sen dahi mahsûs mübâşir ta،yîn ve meblağ-ı mezbûru merkûmdan ،alâ eyyi hâlin çend rûz zarfında tahsîl ve Der-،aliyyeme irsâl ve Hazîne-i ،âmireme teslîm itdirmeğe bezl-i cell-i himmet eyleyesin. Şöyle ki bu def،a dahi himâyetine ihtimâ(m) ile edâsında mümâtele ve müsâhele kaydında olmak ihtimâli olur ise te’dîb ve gûşmâl olmaya musâra،at ve sâ’ire ،ibret kılınacağı kendüye tefhîm ve senden matlûb-ı pâdişâhânem olduğu vechile ،alâ eyyi hâlin tamamen tahsîl ve Der-،aliyyeme irsâl ve teslîme sarf-ı kemâl-i miknet eyleyesin ve sen ki kādı-i mûmâ ileyhsin sen dahi meblağ-ı mezbûrun bir gün evvel ve ihtimâm ve ،arz eyleyesin ve sen ki mübâşir-i merkumsun, vezîr-i müşârün ileyhin ma،rifet-müşîrâne ile meblağ-ı mezbûr merkûmdan tamâmen tahsîl olundukda hazîneye rabtı ve ،icâleten Der-sa،âdetime getürüb Hazîne-i ،amireme teslîm eylemeğe sarf-ı tâb ü tüvân eylemen babında fermân-ı ،âlîşânım sâdır olmuşdur buyurdum ki:

Hükm-i şerîfimle vardıkda bu bâbda vech-i meşrûh üzere şeref-yâfte-i
(DEVAMI YOK)

Sıra no : 31
Belge no : A.Ş.S. 1, varak 37a
Tarih : 11 Rebi‘ü’l-âhir Sene 1175. (9 Kasım 1761)
Konu : Ramazanoğlu Vakfı Mütevellȋsi Hamza Bey’in Yeni Han’ın kiracısı Gazioğlu Ebubekir’i atıp yerine Karslı El-hâc Ali Ağazâde Hasan Ağa’yı getirmesi üzerine verildiği bidirilen imzasız ve şahitsiz olarak yazılan kefalet hüccetidir.

Hamza Bey’e a‘yân-ı vilâyetin kefâletidir.

Medîne-i Adana’da olan bi’l-cümle ‘ulemâ ve a‘yân meclis-i şer‘a gelüb Ramazanoğlu Evkâfına mütevellȋ olan Hamza Bey muvâcehesinde ceddleri evkâfından olan Yeni Han demekle ma‘rûf vakfın müste’ciri olan Gazioğlu Ebubekir Bey’in müceddeden te‘mîn-i bilâd içün Cezîre-i Kıbrıs’a nefyi içün emr-i âlî sâdır olmağın vâli-i vilâyet olan devletlü Ahmed Paşa ve cümlemiz ma‘rifetleriyle ve ma‘rifet-i şer‘le taht-ı îcârında olan hân-ı mezbûru fesh ve Karslı El-hâc Ali Ağazâde Hasan Ağa’ya îcâr eyledikde eğerçi mûmâ ileyh Hamza Bey’e merkûm Ebubekir Bey tarafından zarar ü gezend vâkı‘ olur ise cümlemiz zâminiz ve kefîliz dedikleri iş bu mahalle kayd olundu.

Fî 11 min Rebi‘i’l-âhir sene 1175 (9 Kasım 1761).

Sıra no : 32
Belge no : D.BŞM.MHF 48/7
Tarih : 1175/(1761-1762)
Konu : Müteveffâ Karslızâde Hasan Paşa ve Dede Paşazâde El-hâcc İbrahim Paşa’nın Özi’de yanlarında mevcûd bulunub kassȃm defterine kayıt olunup kadı marifetiyle satılan eşyaları ve nakit paralarını gösteren listedir.

Ber mûceb-i defter-i kassâm

Müteveffâ Karslızâde Hasan Paşa ve Dede Paşazâde El-hâcc İbrahim Paşa mersûmun Özi’de yanlarında mevcûd bulunub ber muceb-i defter-i kassâm ma،rifet-i şer، ile fürûht olunan eşya bahâları

Karslızâde Hasan Paşa’nın eşyâ bahâsı
1005
0412
--------
1417
489 bahâ-i eşyâ
--------
0928
4960,5 nükûdu
-------- 5888,5
SAHH.

Dede Paşazâde El-hâcc İbrahim Paşa’nınnükûd ve eşyâ bahâsı
Guruş
0360 bahâ-i eşyâ
1500 nükûdu
--------------
1860

Sıra no : 33
Belge no : D.BŞM.MHF 48/7
Tarih : 1175/(1761-1762)
Konu : Özi Kal،asında vefât eden Adana Beylerbeyisi Karslızâde Hasan Paşa’nın müfredatı defteridir.

Özi Kal،asında vefât eden Adana Beylerbeyisi Karslızâde Hasan Paşa yanında mevcûd olub kal،a-i mezbûr nâ’ibi El-hâcc Hüseyin Efendi’nin memhûr ve mümzâ defteri mûcebince zabt olunan nükûd ve ma،rifet-i şer‘ ve cümle ma،rifetleriyle müzâyededen fürûht olunan eşyâsının kemiyet ve müfredatı defteridir

Bükreş cânibi Ser‘askeri
6377
5888
489

2008
2952
4960

Sıra no : 34
Belge no : A.Ş.S. 49, Sayfa: 60, Belge No: 72
Tarih : Evahir-i Receb 1183 (27 Mayıs 1769)
Konu : Adana Valisi Ahmed Paşa’nın hastalığı geçinceye kadar Karslızȃde Alizȃde Hasan Ağa’nın mütesellim olarak atandığına ilişkin fermandır.

Karslızâde Hasan Ağa’nın Mütesellimlik Emri

Mefâhirü’l-kuzât ve’l-hükkâm, me‘âdinü’l-fezâ’il ve’l-kelâm Adana eyâletinde vākı‘ kuzât ve nüvvâb zîde fazluhum tevkî‘-i refî‘-i hümâyûn vâsıl olıcak ma‘lûm ola ki:

Hâlen Adana beylerbeyisi emîrü‘l-ümerâ’i’l-kirâm Ahmed dâme ikbâluhu ba‘zı ،illete ibtilâ hasebiyle mâlikânesine ،azîmet edüb tashîh-i mizâc edinceye dek yerine bir mütesellim nasb ve ta‘yîni lâ-büdd ve muktezî olduğuna binâ’en Adana sükkânından kıdvetü’l-emâcid ve’l-a‘yân El-hâcc Alizâde Hasan zîde mecduhu mütesellim nasb ve ta‘yîn olunub mütesellimlik-i mezbûru mûmâ ileyhe zabt etdirilmek içün emr-i şerîfim sudûrunu istid‘â olunmağla vech-i meşrûh üzere ،amel olunmak fermânım olmağın siz ki mûmâ ileyhimsiz mütesellimlik-i mezbûru mûmâ ileyh Hasan zîde mecduhuya zabt ve mîr mîrân-ı mûmâ ileyh tarafına râci‘ olan â’idât ve tayyârâtı ahz ü kabz etdirilüb mütesellimlik umûruna âherden bir ferdi müdâhale ve mümâna‘at etdirilmemek bâbında fermân-ı âlî-şânım sâdır olmuşdur. Buyurdum ki ( ) hükm-i şerîfimle vusûl buldukda bu bâbda vech-i meşrûh üzere şeref-yâfte-i sudûr iden fermân-ı vâcibü’l-ittibâ، ve lâzımü’l-imtisâlimin mazmûn-ı itâ،at-makrûnuyla ،âmil olasız şöyle bilesiz ،alâmet-i şerîfe i،timâd kılasız.

Tahrîren fî evâhir şehri Recebi’l-ferd sene selâse ve semânîn ve mi’e ve elf . (Evahir-i Receb 1183/ 27 Mayıs 1769)

Be-makâm-ı İslambol el-mahrûse

Fi 26 min Şa’ban Sene 1183

Sıra no : 35
Belge no : A.Ş.S. 49, Sayfa: 39, Belge No: 45
Tarih : 12 S. Sene 1183 (17 Haziran 1769)
Konu : Mütesellim Karslızȃde Hasan Ağa’ya ve diğer yetkililere Adana’da valilelere ve daireleri halkına mahsus olan konakların hazırlanması için buyuruldu.

Medȋne-i Adana’da mesned-arâ-yı şerȋ‘at-ı garrȃ olan faziletlü efendi zîde ilmuhu ve kıdvetü’l-emâcid ve’l-a‘yân mütesellimimiz Karslızâde Hasan Ağa ve a‘yân-ı vilâyet ve zâbitân ve iş erleri zȋde kadrihum inhâ olunur ki:

Makarr-ı hükûmetimiz olan medîne-i Adana’ya nuzûlümüz karîb olmağla dâ’iremiz halkının enderûn ve birûn ağalarına iktizâ edecek konaklarının defteri tarafınıza mehterbaşımız ile irsâl olunmağla in şâ’e Allâhu Ta‘âlâ vusûlünde ber-mûceb-i defter tarafınıza ma‘rifet-i şer‘ ve cümleniz ma‘rifetiyle dâ’iremiz halkının enderûn ve birûn ağalarına iktizâ edecek konakları tertib ve nuzûl ideceğimiz sarayının ta‘mîr ve termîm olunacak mahalleri ta‘mîr ve termîm etdirdüb ve döşemesi husûsu öteden berü selefimiz vâlilere ne vech ile olageldi ise ol minvâl üzere bilâ-kusûr tekmîl ve hâzır ve müheyyâ eylemeniz içün iş bu buyuruldu tahrîr ve ısdâr ve enderûn mehterbaşımız ile irsâl olunmuşdur in şâ’e Allâhu Ta،âlâ vusûlünde gerekdir ki vech-i meşrûh üzere ber mûceb-i defter ma،rifet-i şer، ve cümleniz ma،rifetiyle bir an ve bir sâ،at akdem dâ’iremiz halkına iktizâ edecek konakları tertîb ve nüzûl edeceğimiz sarayın ta،mîr ve termîm olacak mahallerin ta،mîr etdirdüb ve döşemesini öteden berü selefimiz vâlilere olageldiği minvâl bilâ-kusûr tekmîl ve hâzır (ve) müheyyâ eyleyüb mûcib-i buyurulduyla ،âmil ve hilâfına vaz، ü hareketden ve ihmâl (ve) müsâmahadan tehâşî ve mücânebet eyleyesüz deyu buyuruldu.

Fi 12 S. Sene 1183 (17 Haziran 1769)
Fî 19 min Safer Sene 1183.

Sıra no : 36
Belge no : A.Ş.S. 49, Sayfa: 38, Belge No: 44
Tarih : 24 min Safer Sene 1183 (29 Haziran 1769).
Konu : İfrâz-ı Zu’l-kadriyye re‘âyâlarından Uzunlu cemâ‘atinin salyânelerinden eski voyvodaları Hasan Ağa’ya 1.000 kuruş borçları kaldığına ilişkin verdikleri tahvil.

Uzunlu Cemâ‘atinden bâkȋ emvâl-i mîrî guruş 1000
Yalnız bin guruşdur. Sahh
Vech-i tahrîr-i hurûf budur ki:

Bin yüz yetmiş dokuz ve seksen ve seksen bir senelerine mahsûben İfrâz-ı Zu’l-kadriyye re‘âyâlarından Uzunlu cemâ‘atinin üzerlerine edâsı lazım gelen mâl-ı mîrî ve salyânelerinden sabıkân voyvodamız fahrü’l-akrân sa‘âdetlü Hasan Ağa’ya yalnız bin guruş deynleri kalub meblağ-ı mezkûru mîr-i ،aşîret olduğum hasebiyle tahsîl edüb ağa-yı mûmâ ileyhe teslîm eylemek üzere ba‘de’l-edâ ve lâzımu’l-kazâ deynimdir. Bi-mennihi Ta‘âlâ minvâl-i meşrûh üzere meblâğ-ı mezkûru cem‘ ü tahsîl ve ağa-yı mûmâ ileyhe teslîm eylediğinde tahvîlimiz şakk oluna.

Bende Osman mîr-i aşîret-i Cerid hâlen.
Kuyide Fi 24 min Safer Sene 1183 (29 Haziran 1769).

Sıra no : 37
Belge no : A.Ş.S. 49, Sayfa: 6, Belge No: 6
Tarih : 7 RA 1183 (11 Temmuz 1769)
Konu : Hasan Ağa bin El-hâcc Ali Ağa’nın dava vekili sıfatıyla katıldığı bir davanın diyet alınarak sulha bağlandığına dair

Kassâb Bağdadlı Mustafa Beşe’nin hücceti:

Medîne-i Adana mahallâtından Şeyh Mustafa Mahallesi sükkânından Ali bin Mustafa nâm mecrûh tarafından ibra-i âtiyyü’z-zikri vekîli olub vekâleti Atca El-hâcc Mehmed Ağa ve Tellizâde? El-hâcc Mehmed Ağa şehadetleriyle sâbit ve sübût-ı vekâletine hükm-i şer‘î lâhık olan fahrü’l-akrân Hasan Ağa bin El-hâcc Ali Ağa meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde medîne-i merkûm mahallâtından Zimmiyân Mahallesi sükkânından[41] râfi‘-i hâze’l-kitâb Mustafa Beşe bin Abdullah nâm kimesne mahzarında bi’l-vekâle şöyle ıkrâr-ı tâmm ve takrir-i kelâm edüb bundan akdem Bâb-ı Tarsus sûkunda müvekkilimin sol eline merkûm Mustafa Beşe yatağan tâbir olunur bıçak ile darb ve kat‘ etmekle külliyen ،amelden kalmağın müvekkilim mezbûr Ali bir elinin diyeti da،vâ sadedinde olduğundan beynlerine müslimûn-ı muslihûn tavassut edüb el-sulhü ،akd-i yerfe،u’n-nizâ، fehvâsı üzere mü’ekkilim mezbûr Ali’ye ،an-nakdin iki yüz elli guruş ve bir mushaf-ı şerîf ve bir kılıç ve bir kapıt çuka nişi ve bir re’s bargir virüb ben dahi bi’l-vekâle tamâmen ahz ü kabz edüb müvekkilim mezbûr Ali’nin bir elinin diyetine müte،allık da،vâdan merkûm Mustafa’nın zimmetini bi’l-vekâle ibrâ-i ،âmm râfi،ü’l-hüsâm ile ibrâ ve ıskât-ı hakk eyledim dedikde gıbbe’t-tasdîki’ş-şer،î mâ-vaka،a bi’t-taleb ketb olundu. Hurrire fi’l-yevmi’s-sâdis min şehri Rebi،i’l-evvel li-sene selâse ve semânîn ve mi’e ve elf (10 Temmuz 1769).

Şuhûdü’l-hâl
Fahrü’l-a،yân Çopurzâde El-hâcc Mehmed Ağa
Karındaşı Musa Ağa
Metinzâde Es-seyyid İbrahim Ağa
Tellizâde El-hâcc Mehmed Ağa
Köşkerzâde Süleyman Ağa
Tüfenkçibaşı Hacı Ahmed Ağa
Seyyid Hüseyin Çelebi bin Hasan
Süleyman Beşe bin İbrahim
El-hâcc Ali bin Ali
Kürt Hasan Ağa
El-hâcc Veli Beşe
Şeyh Fu،alân Seyyid Mustafa
Ser-muhzırân Seyyid Abdurrahman
Ser-kâtib El-hâcc Abdullah Efendi

Sıra no : 38
Belge no : A.Ş.S. 49, Sayfa: 59, Belge No: 70
Tarih : Fi 23 C sene 1183 (23 Ekim 1769)
Konu : Karaisalı ve Cȃnib-i şehr nahiyelerinin kışlak vergileri Adana A’yanından Karslı El-hâcc Ali Ağazâde Hasan Ağa’ya bin guruşa der-،uhde ve iltizâm olunduğuna dair buyuruldu.

Hasan Ağa’nın kışlak buyuruldusudur.
Hâlen Karaisalu ve Cânib-i şehr nâ’ibleri Efendiler zîde ilmuhu inhâ olunur ki:

İş bu bin yüz seksen iki senesine mahsûben kazâ-i mezbûrların otundan ve suyundan müntefi‘ olan kışlak hânelerinin ber vech-i mu‘tâd rüsûm-ı kışlaklarının vakti hulûl edüb kazâ-i mezbûrlardan sene-i sâbık mu‘tâd-ı kadîm olan bin guruş rüsûm-ı kışlaklarının bir sâ‘at mukaddem cem‘ ve tahsîli ve taraf-ı mîrîye teslîm olunmak üzere hâlen Defterdâr-ı şıkk-ı evvel tarafından kabzına me’mûr çukadâra edâ ve teslîm olunmak üzere tarafımıza hitâben şeref-rîz-i vürûd eden emr-i ،âlî mûcebince ber minvâl-i muharrer rüsûm-ı kışlağı cem‘ ve tahsîl ve kabza me’mȗra edâ ve teslîm eylemek üzere hâlen Adana a‘yânından Karslı El-hâcc Ali Ağazâde Hasan Ağa’ya bin guruşa der-،uhde ve iltizâm olunmağla Dîvân-ı Adana’dan iş bu buyuruldu tahrîr ve ısdâr (boş) ve irsâl olunmuşdur. İn şâ’e Allâhu Ta،âlâ vusûlünde vech-i meşrûh (üzere) ،amel ve hareket ve hilâfından be-gâyet tehâşî ve mücânebet ve mȗcib-i buyurulduyla ،âmil olasız deyu buyuruldu.

Fi 23 C. Sene 1183 (23 Ekim) 1769
Kuyide fi 5 min Şa’ban Sene 1183 (4 Aralık 1769).

Sıra no : 39
Belge no : A.Ş.S. 49, Sayfa: 59, Belge No: 71
Tarih : 25 C. Sene 1183 (25 Ekim 1769).
Konu : Karaisalı ve Cȃnib-i şehr nahiyelerinin kışlak vergileri Adana A’yanından Karslı El-hâcc Ali Ağazâde Hasan Ağa’ya 1.000 kuruşa der-،uhde ve iltizâm olunup parasının tamȃmen alındığına dair Ahmed Paşa’nın verdiği tahvil.

Hasan Ağa’ya Ahmed Paşa (‘nın) verdiği tahvîl
Bâ،is-i tahrîr-i hurûf budur ki:
Hâlen nâ’ibleri Efendiler zîde ilmuhu inhâ olunur ki:

Bin yüz seksen iki senesi eyâlet-i Adana’da vâkı، Karaisalu ve Cânib-i şehr nâhiyelerinin rüsûm-ı kışlaklarını ber-mu،tâd-ı kadîm hâlen Adana a،yânından Hasan Ağa’ya bin guruşa der-،uhde olunub bedel-i iltizâm olan bin guruşu ağa-yı mûmâ ileyh tarafından tamâmen ahz ü kabz olunub zimmetinde bir akça ve bir habbe kalmayub ve Yüregir kazâsında vâkı، beylik ،öşrden dahi kırk kile hınta ve koza tarafımıza edâ ve teslîm olunmağla kabzını müş’ir iş bu halâs tezkiresi tahrîr ve ağa-yı mûmâ ileyh yedine i،tâ olunmuşdur vakt-i hâcetde ibrâz olunub tarafımızdan ve taraf-ı âherden kimesne müdâhale eylemeyeler. Fî 25 C sene 1183.

El-fâkir Es-seyyid Ahmed mîr mirân-ı Adana hâlen.
Kuyide fî 5 min Şa،bân Sene 1183

Sıra no : 40
Belge no : D.BŞM.d. 04043
Tarih : 5 Ş. Sene 1183 (4 Aralık 1769)
Konu : Adana mutasarrıfı Karslızâde Hasan Paşa hazretlerinin masraf defteridir.

Hâlen Adana mutasarrıfı devletlü Karslızâde Hasan Paşa hazretlerinin mesârif defteridir Evanis yediyle mesârifdir. Fî 5 Ş sene 1183.

(MASRAF) (GURUŞ)

Kâ’im-makâm Paşa hazretlerine------------------------ 5500
Re’isü’l-küttâb Efendi hazretlerine--------------------- 500
Re’isü’l-küttâb Efendiye tuğ câ’izesi--------------------250
Resm-i kısmet-i Murad Monla Efendi------------------ 650
Portakal Hüseyin kullarına harcırâh içün-------------- 200
Yekûn---------------------------------------------------------- 7100
Raht kesme bahâ------------------------------------------- 1300
Karsak Kontoş kürk---------------------------------------- 157
Karsak nafesi bedeli--------------------------------------- 82,5
Kontoş ve cebe Hazec Usta’dan------------------------ 6
Raht sandıklarına ve mesârif-i sâ’ire ------------------4,5
Yekûn--------------------------------------------------------- 8650
Taykur ma،a dizgin---------------------------------------- 6
Kontoş çukası zirâ، 4 rub، 6----------------------------- 24
Cebe Germsûdî-------------------------------------------- 9
Kaddȃre ve reşȋme ağı----------------------------------- 2,5
Tuğlar-------------------------------------------------------- 45
Yekûn-------------------------------------------------------- 8736,5
Sîm divâd ،aded 2 kıymet 12 guruş 43 para 7----- 131
Sancak ve ،alem büskleri------------------------------- 70
Sancak ve bayraklar------------------------------------ 1200
Yekûn------------------------------------------------------ 10137,5
Mehterhâne içün--------------------------------------- 87
Terziye---------------------------------------------------- 61
Yekûn----------------------------------------------------- 10285,5
Teslîm-i ihrâc------------------------------------------- 10250
Yekûn----------------------------------------------------- 35
Teslîm ihrâc--------------------------------------------- 35,5
Yekûn----------------------------------------------------- 00000

Sıra no : 41
Belge no : A.Ş.S. 49, Sayfa: 28, Belge No: 32
Tarih : Fi 22 Şaban Sene 1183 (21 Aralık 1769).
Konu : Mütesellim Karslızȃde Hasan Ağa’nın kazȃların birinci taksit vergisi 1.810 kuruşun harcama kalemlerine ilişkin tutanak. (Birinci şahit Hasan Ağa’nın kardeşi Adana Müftüsü Hüseyin Efendi’dir).

İş bu bin yüz seksen üç senesine mahsûb kazaların taksît-i ûlâsı olmak üzere 1810 guruş sa،adetlü mütesellim Hasan Ağa’ya imzalı defterden havâle bin iki yüz üç guruş ber-mu،tâd-ı kadîm surre-i hümâyûn nef،i içün verilmek beş yüz guruş ve altı yüz yedi guruş menzilcilik taksît-i sânîsine mahsûb olmak üzere menzilcisine havâle cem،an bin sekiz yüz on guruş cümle ma،rifeti ve ma،rifet-i şer،le mahallerine havâle olunduğu kayd şod.

Fi 22 min Şaban Sene 1183 (21 Aralık 1769).
Şuhûdü’l-hâl
Fahrü’l-‘ulemâ Eş-şeyh El-hâcc Hüseyin Efendi El-müfti be-Adana
Vâ،izzâde El-hâcc Ali Efendi
Yeğenzâde Mehmed Efendi
،Abayzâde Mehmed Efendi
Şeyhzâde Şaban Efendi
El-hâcc Abdurrahman Ağa
Atca El-hâcc Mehmed Ağa
Çopurzâde Seyyid Musa Ağa
Mîr-i muhterem Ali Bey
Molla Ahmed Mustafa Ağa

Sıra no : 42
Belge no : BOA, Cevdet Belediye, Gömlek no:6613-1
Tarih : Gurre-i N. Sene 1183 (29 Aralık 1769)
Konu : 1768 Osmanlı-Rus harbi sebebiyle Rumeli’de ve İstanbul’da zahire sıkıntısı çekildiğinden, Adana Beylerbeyi Karslızâde Hasan Paşa’ya ve diğer yetkililere Adana’dan zahire temin edilip gönderilmesi için hüküm.

،Avâtıf-ı aliyye-i hüsrevâneden rütbe-i mîr mîrânî ile bu def،a Adana eyâleti tevcîh olunan Karslızâde Hasan Paşa dâme ikbâluhuya ve Adana kadısına ve eyâlet-i mezbûrede vākı، kazâların kuzât ve nüvvâbına ve bir husûs içün mübâşir ta،yîn olunan (boşluk) zîde kadruhuya hüküm ki:

Âsitâne-i sa‘âdetimde sâkin olan ،ibâdu’l-llâhın akvât-ı yevmiyyeleriçün beher sene nehr-i Tuna ve sevâhil-i Bahr-ı siyâh câniblerinden müstevfî zehâ’ir nakl olunugelmiş iken iş bu sene-i mübârekede a،dâ-yı dîn üzerine sefer-i hümâyûn-ı nusret-makrûnum vukû،una binâ’en ol havâlide tecemmü، ve ihtişâd eden ،asâkir-i İslâm ta،yînâtları içün ol havâlide külliyetlü zahâ’ir cem، ü iddihâr olunmakdan nâşî Âsitâne-i sa،âdetime tevârüd eden zahîre rütbe-i kifâyeden olub sevâhil-i Bahr-ı sefîde fi’l-cümle semt olan mahallerden birer mikdâr zahâ’ir celb ü nakli mühimm ve muktezî ve Adana eyâleti zahîre ma،deni bir mahall olmağla mübâya،ası sâ’ireye kıyâsen beher kilesi altmış akçeden îcâb eden bâhâsı ،an nakdin ashâbına verilmek şartıyla eyâlet-i mezbûrede vākı، kazâlardan üç yüz bin kile hınta mübâya،asına mîr mîrân-ı mûmâ ileyh ta،ahhüd etmekle muktezâ-yı ta،ahhüdü üzere üç yüz bin kile hınta mîr mîrân mûmâ ileyh ma،rifeti ve ma،rifet-i şer، ve mübâya،acı-i mûmâ ileyh ma،rifetiyle ta،dîl ve tesviye kavâ،idine ri،âyet olunarak eyâlet-i mezbûre dâhilinde vākı، kazâlara tevzî، ve semt ve münâsib olan iskelelere nakl etdirilmek üzere iskeleleri temyîz ve tertîb olunub zahâ’ir-i kaziyyenin Âsitâne-i sa،âdetime nakli içün iktizâ eden sefâ’in Âsitâne-i sa،âdetimden istîcâr ve irsâl olunmak içün zahâ’ir-i kaziyye kaç ،aded iskelelere tesyîr olunacakdır ve her bir iskeleye ne mikdâr zahîre nakl olunacakdır gereği gibi tashîh ve tahkîk ve zahâ’ir-i mezbûrenin tevzî، defterleriyle ma،ân Âsitâne-i sa،âdete irsâl olundukdan sonra zahâ’ir-i kaziyenin yerli yerinden cem، ü tahsîline mübâşeret olunmak üzere zahâ’ir-i mezbûrenin îcâb eden yüz elli bin gurûş bâhâsının bu def،a ،ale’l-hesâb elli bin gurûşu Hazîne-i ،âmîremden ifrâz ve ‘an nakdin mübâya‘acı-i mûmâ ileyhe teslîm ve ol tarafa irsâl olunub mâ‘adâ yüz bin gurûşu dahi tevzî، defterinin Âsitâne-i sa‘âdetime ve vürûdunda irsâl olunmak üzere ol dahi zahâir-i mezbûrenin bir gün akdem tevzî، ve tahsîline mübâşeret olunmak fermânım olmağın husûsunda? iş bu emr-i celîlü’l-kadrim ısdâr (boşluk) ile irsâl olunmuşdur imdi vusûlünde sen ki mîr-mîrân-ı mûmâ ileyhsin keyfiyet-i hâl ma،lûmun oldukda muktezâ-yı ta،ahhüdün üzere zikr olunan üç yüz bin kile hıntayı ma،rifetin ve ma،rifet-i şer، ve mübâya،acı-i mûmâ ileyh ma،rifetiyle eyâlet-i mezbûre kazâlarına tevzî، ve taksîm ve memhûr ve mümzâ tevzî، defterlerini ahz ve zahâyir-i mezbûre kaç ،aded iskelelere nakl olunacak ise isim ve resimleriyle iskeleleri tertîb ve her iskeleye ne mikdâr vaz،-ı zahîre nakl olunacağını tahrîr ve defter edüb zahâyir-i mezbûrenin tevzî، olunduğunu icâleten ve müsâra‘aten mümzâ tevzî، defterleri iskeleler tertîbleriyle ma‘ân Âsitâne-i sa،âdetime ،arz ü i،lâm eyledikden sonra beher kilesi altmışar akçeden îcâb eden bâhâsı mîrîce verilüb? yedinde olan akçeden ،an nakdin ashâbına verilmek şartıyla mübâya،a ve tahsîline bezl-i vus، ü makderet eyleyesiz ve sen ki mübâya،acı-i mûmâ ileyhsin zahâ’ir-i mezbûre bâhâsından ‘an nakdin sana teslîm olunan altı bin gurûşdan mâ،adâ bâki، kalan yüz bin gurûşu dahî tevzî، defterleri vürûdunda tarafına irsâl olunacağı ma،lûmun oldukda ،ale’l-hesâb yedine i،tâ olunan altı bin gurûş ile zahâ’ir-i mezbûrenin mübâya،asına mübâşeret ve bir gün akdem tekmîline ihtimâm ü dikkat eyleyesin ve siz ki kuzât ve nüvvâb-ı şerî،at-şi،ârımsız sizler dahi mûcib-i emr-i şerîfim üzere ،amel ve hareket eylemek bâbında fermân-ı ،âlî-şânım sâdır olmuşdur.

Fî gurre N. Sene 1183 (29 Aralık 1769).
Cânib-i Mevkûfât

Sıra no : 43
Belge no : C.DH/14929
Tarih : Evail-i N. Sene 1183 (29 Aralık 1769- 7 Ocak 1770)
Konu : Karslızâde Hasan Ağa‘ya mirmiranlık rütbesi verilmesi. Bu def‘a müceddeden rütbe-i mîr-mirânî ile kadr ü şânı terfî‘ ü i‘lâ kılunub Adana eyâleti kendüye tevcîh ü ihsânım olan Hasan dâme ikbâluhuya hüküm ki:

Sen ki mûmâ ileyhsin sen yarâr ve nâmdâr ve hıdemât-ı dîn ü devlet-i ‘aliyyemin te’diyesine sâhib-i liyâkat ve iktidâr olub ‘âtıfet ve iltifât-ı şâhâneme ahrâ ü şâyân olduğunu düstûr-ı ekrem müşîr-i efham nizâmü’l-âlem nâzım-ı menâzimü’l-ümem vezîr-i a‘zam-ı sütûde-şiyem ve vekîl-i mutlak-ı kaviyyü’l-himem El-hâcc Halil Paşa Edâme Allâhu Ta‘alâ iclâlehu ve zâ‘ifu bi’t-te’yîd iktidârehu ve ikbâlehu mukaddemen inhâ ve hakkında mekârim-i bî-gaye-i hüsrevânem erzânî kılınmasını iltimâs eylediğine binâ’en mükemmel ve müretteb güzîde ü müntehâb kapun halkı ve eyâlet ‘askeri ile sefer-i hümâyûnuma ‘azîmet ve ibtidâ-yı nevrûz-ı fîrûzda ordû-yı zafer-bûyımda bulunmak ve eyâlet dâhilini ve hüccâc-ı müslimîni gereği gibi mazarrat-ı eşkiyâdan muhâfaza ve hırâset ve ahâlî-i memleketi te’mîn ve muhârese ve sıyânet eylemen şartıyla ‘avâtıf-ı ‘aliyye-i mülükâne ve ‘avârıf-ı seniyye-i pâdişâhânemden şeref-rîz-i sudûr olan hatt-ı hümâyûn-ı şevket-makrûnum ve müceddeden rütbe-i mîr mîrânî ile Adana Eyâleti sana tevcîh ve ihsânım olmağla me’mûriyetini şâmil iş bu emr-i şerîfim ısdâr ve (boşluk) ile irsâl olunmuştur. İmdi vusûlünde şürût-ı tevcîhin üzere yarâr ve bahâdır ve darb ü harbe kâdir mükemmel ve müretteb kapun halkını ve eyâlet ‘askerini tehiyye ve ihzâr ve mazarrat-ı harâmzâde ve eşkiyâdan hıfz ü siyânet memleketi ve hüccâc-ı müslimîni ve te’mîn ve vikâyet ahâlî ve fukarâ-yı ra‘iyyeti nasb ideceğin mütesellimine bir hoşca tenbîh ü te’kîde ihtimâma ibtidâr eyledikten sonra ber vech-i muharrer kapun halkı ve eyâlet ‘askeri ile hareket ve esnâ-yı râhda etba‘ ve âdemlerini gereği gibi zabt ü rabta dikkat birle me’kûlâtını fukâradan meccânen almayup bir ferde zulm ü ta‘addiden be-gâyet mücânebet iderek ve senden kimesne âzurde ü remîde olmayarak reh-i râstdan ibtidâ-yı nevrûz-ı firûzda ordu-yı hümâyûnumda mevcûd bulunmağa müsâra‘at ve ba‘del-vürûd senden me’mûl ve muntazır olan âsâr-ı raziyye ve etvâr-ı marziyeyi icrâya ve uğur-ı din ü devlet-i ‘aliyyemde hıdemât-ı makbûle ve harekât-ı mergûbe izhârına bezl-i cell-i himmet ve sadra‘zâm ve bedr-i efhâm müşârün ileyhin hakkında olan hüsn-i şahâdetini tasdîk ve tahkîka sarf-ı küll-i miknet eylemen bâbında buyuruldu. SAHH.

Evail N. Sene 1183.

Sıra no : 44
Belge no : C.BAHRİYE/6089
Tarih : 09 ZA. Sene 1183 (25 Şubat 1770)
Konu : Adana Beylerbeyisi Hasan Paşa’dan 1770 yılı cizyesine mahsuben 11.387,5 teslim almış olan El-hȃcc Ali Ağa’nın yolların tehlikeli olması sebebiyle bu parayı Adana Kalesi’nde emanete koyduğuna ilişkin Adana kadısının arzı.

Der-i devlet-mekîne ‘arz-ı dâ‘î-i kemîne budur ki:

Bin yüz seksen üç senesine mahsûben Adana cizyedârı olan hâlen eyâlet-i Adana Beylerbeyisi Hasan Paşa hazretlerinden sene-i mezbûra mahsûben cizye mâlından olmak üzere on bir bin üç yüz yetmiş sekiz buçuk (11378,5) guruşu Bahr-i sefîd kalyonu mevâcibine verilmek üzere Dergâh-ı ‘âlî gediklülerinden kabzına mübâşir ta‘yîn buyurulan El-hâcc Ali Ağa kulları medîne-i Adana mahkemesinde şöyle takrîr-i kelâm eder ki:

Mübâşiriyyetim hasebiyle mîr mîrân-ı mûmâ ileyh yedinden meblağ-ı mezbûrdan on bir bin üç yüz yetmiş sekiz buçuk guruşu tamâmen ahz ü kabz eyledim. Yollar muhâtara olmak hasebiyle irsâline ictisâr olunmayub ve mu‘temedün ،aleyh mahallerden poliçe dahi imkânı olmamağla hâlen rahye?-i umûr-ı âhere me’mûriyetim hasebiyle medîne-i mezbû(re)ye ،azîmetimiz mühim olduğu ecilden meblağ-ı mezbûru iki yük hazîne bağlayub cümle mâ‘rifeti ve ma‘rifet-i şer،le kavî sanduğa vaz‘ ve Adana kal،ası dizdârının konağına vaz‘ olunduğunu der-i devlet-medâra i‘lâm ediver deyu ilhâh ve iltimâs etmeleriyle pâye-i serîr-i a،lâya ،arz ü i،lâm olundu. Bâkî emr ü fermân hazret-i men-lehü’l-emrindir. Hurrire fi’l-yevmi’t-tâsi، min şehri Zi’l-ka،de sene selâse ve semanîn ve mi’e ve elf.

El-،abdü’d-dâ،î li’d-devleti’l-،aliyyeti’l-،Osmaniyye
El-hâcc İbrahim El-kâdı bi-medîneti Adana.

Sıra no : 45
Belge no : C.AS/49515
Tarih : Fî evâ’il-i ZA. Sene 1183 (26 Şubat-7 Mart 1770)
Konu : Adana beylerbeyiği görevi verilen Karslızȃde Hasan Paşa’nın kapusu halkından ve eyȃlet askerinden ayrı olarak 1.000 nefer süvari ile İlkbahar’da orduda hâzır bulunması ve yerine bir mütesellim ataması için hüküm.

Adana Beylerbeyisi Hasan dame ikbâluhuya ve eyâlet-i Adana’da vâkı‘ kuzât ve nüvvâba hüküm ki:

Sen ki mîr mirân-ı mûmâ ileyhsin mükemmel ve müretteb kapun halkından mâ‘adâ kendü mâlından bin nefer güzîde ve müntehab ve müsellem süvari tahrîr ve anları ve eyâlet ‘askerini istishâb ve evvel bahâr-ı hüceste-âsârda ordu-yı hümâyûnuma mülhak olmak şurût-ı me’mûriyetin emr-i şerîfimde ifâde ve tefhîm olunmuşidi ve el-hâletü hazihi vakt-i mev‘ûd kudûm ü duhûl ve senin bir kadem akdem mahall-i me’mûruna vusülün matlûb-ı şahânem olmağın isti‘câlen ve ikdâmen iş bu emr-i şerîfim ısdâr ve (boşluk) ile irsâl olunmuşdur imdi vusülünde şurût-ı tevcîhin üzere mükemmel ve muntazam kapun halkı ve mâlından tahrîr ideceğin bin nefer güzîde müsellem ve müntehab süvȃrȋyi ve bilâ-izn ü fermân vilâyetlerine varub sevk ve tesyîrlerine ordu-yı hümâyûnum tarafından emr-i şerîfim irsâl ve tekrar isti‘câl olunan Adana eyâletin zu‘amâ ve erbâb-ı timârını ma‘iyyetine alub ve eyâlet ‘askerinden ،azîmetde tekâsül idenlerin nân paraları ref‘ ile kanâ‘at olunmayub üç senelik mahsȗlleri tahsîl ve kendülerinin cezȃları icrâ ve tenkîl olunacaklarını tefhîm ve mazarrat-ı eşkıyâdan hıfz ü sıyânet, memleketi ve hüccâc-ı Müslimîni ve te’mîn-i ahâlî ve ra‘iyyeti nasb ideceğin mütesellimine gereği gibi tenbîh ve te’kîd birle kapun halkı ve bin nefer süvâri ve eyâlet ‘askeriyle hareket ve hilâl-i tarîkde âdemlerini zabt ü rabta dikkat ve me’kûlâtını meccânen almayub bir ferd senden ve âdemlerinden âzûrde olmayarak reh-i râstdan serî‘an ve ‘âcilen ordu-yı hümâyûnuma vusûl ü lühûka müsâra‘at ve te’hîr ü tevakkufdan ve yolda ayak sürümekden gâyetü’l-gâye hazer ü mücȃnebet ve siz ki mevlânâ-yı mûmâ ileyhimsiz siz dahi mîr mîrân-ı mûmâ ileyh ile bi’l-ittifȃk eyâlet ‘askerinin sevkine mezîd-i ihtimâm idüb ser-mû hilâfına rızâ ü cevȃzdan ve eyâlet ‘askerinden ،özr ü bahȃneyle bir ferdin vilâyetlerinde kalmasından be-gâyet ihzâr ü ictinâb eylemeniz babında buyuruldu. SAHH.

Fî evâ’il ZA. Sene 1183.

Sıra no : 46
Belge no : Cevdet Mâliye 17803-1
Tarih : 9 M. Sene 1185 (24 Nisan 1771)
Konu : Adana Beylerbeyisi iken Özi’de vefât eden Karslızȃde Hasan Paşa’nın devlete olan borcu karşılığında Adana’da bulunan mallarının müsȃderesi hakkında buyuruldu ve ferman.

SAHH

،İzzetlü Defterdâr Efendi

Bundan akdem Adana Beylerbeyisi iken sefer-i hümâyûnda vefât eden Hasan Paşa’nın cânib-i mîrîye olan düyûnu mukābili Adana’da mevcûd olan emlâk ü eşyâ ve zahâir ve emlâki taraf-ı mirîden zabt ü tahrîr olunmak bâbında çend mâh mukaddem emr-i ‘âlî ısdâr ve hâssa silahşörlerinden Dâyezâde ile mahalline irsâl olunub ancak husûs-ı mezkûrdan bu âna dek bir haber ve eser zuhûr etmemekle imdi müteveffâ-yı mûmâ ileyhin ol tarafda mevcûd olan emvâl ü eşyâ ve ism-i mâl ıtlâk olunur her nesi var ise mukaddemen sâdır olan emr-i ‘âlî mûcebince zabt ü temhîr birle mazmûn-ı emr-i şerîfin icrâsına müsâra‘at olunmak bâbında isti‘câli hâvî mü’ekked fermân-ı celîlü’ş-şân ısdârına ibtidâr eyleyesiz deyü buyuruldu

9 M. Sene (1)185
Defterden fermân olundu

Adana Beylerbeyisi olub Özi Kal‘ası muhâfazasında iken bundan mukaddemce vefât eden Karslızâde Hasan Paşa’nın hayatında mâlikâne ‘uhdesinde olan ‘âdet[42]-i ağnâm-ı Nâhiye-i Dündarlu ve ihtisâb-ı Sis mukāta،alarıyla iltizâmen ‘uhdesinde olan mîr mîrân-ı Haleb mukāta،ası cizyesi ve sinîn-i muhtelifeye mahsûben cibâyet ve tahsîli ‘uhdesinde olan Adana cizyesi ve Adana Sancağı’nın zu‘amâ ve erbâb-ı timârı sıbyân ve mütekâ،idînin cebelü bedeliyeleri mâllarından gayr-ı ez teslîmât doksan dokuz bin yetmiş yedi guruş ve ordu-yı hümâyunum hazînesinden ber-vech-i karz ahz edüb zimmetinde kalan yirmi bin guruş ki min haysi’l-mecmû‘ cânib-i mîrîye yüz on dokuz bin yetmiş yedi (119.077) guruş düyûn-ı mîrîyesi olub düyûn-ı mezkûresinin istifâsı müteveffâ-yı mûmâ ileyhin cüz’î ve küllî muhallefâtı ve Adana eyâletinden mûmâ ileyhe mu‘ayyen olub ile’l-vefâtihî mâlik ve mutasarrıf olduğu emvâl ü eşyâ ve menâzîl ü dekâkîn ve sınâ،a ü akâr ve çiftlik ü tarla ve bağ ü bağça ve hayvanât ve ecnâs-ı zahâ’ir ü hubûbât ve sâ’ir hasȋs ü nefîs ve zarîf ü selîs cüz’î ve küllî kaffe-i terike ve ‘âmme-i muhallefâtı ile zimem-i nâsda olan alacakları ma‘rifet-i şer‘ ve mübâşir-i mûmâ ileyh ma‘rifetiyle cânib-i mîrîden zabt ü temhîr ve tahrîr ve defter ve müddet-i cibâyetinde Adana mansıbı hâsılâtından müteselliminin zimmetinde olan ‘âidât-ı menâsıbın dahî hesâbı rü’yet ve mikdârı tashîh ve ol dahi sebt-i defter olundukdan sonra eyâlet-i mezbûreden müteveffâ-yı mûmâ ileyhe ‘ȃ’id olub el-yevm zimem-i ahâlîde olan otuz üç bin (33.000) guruş imdâd-ı seferiyye akçesini dahi tevzî، ve taksîm ve birkaç gün zarfında tahsîl ve müteveffâ-yı mûmâ ileyhin düyûn-ı mîriyyesine inzimâmen? muhallefâtı tarafdârıyla ma‘an Âsitâne-i sa‘âdetime irsâl ve tesyîr olunmak fermânım olmağın iş bu emr-i celîlü’l-kadrim ısdâr ve ( ) ile irsâl olunmuşdur. İmdi vüsûlünde sen ki vezîr-i müşârün ileyhsin müteveffâ-yı mûmâ ileyhin düyûn-ı kesîresinin istîfâsı mevâdd-ı mezkûrenin zabt ü tahsîline menût olduğu ma‘lûmun oldukda müteveffâ-yı mûmâ ileyhin müştereken nefs-i Adana’da ve gerek elviye ve nevâhisinde vākı‘ olub ile’l-vefâtihi mâlik ve mutasarrıf olduğu emvâl ü eşyâ ve menâzîl ve dekâkin ve sınâ،a ve akâr ve çiftlik ve tarla ve bağ ve bağçe ve hayvanât ve ecnâs-ı zahâ’ir ve hubûbât ve sâ’ir cüz’i ve küllî ism-i mâl ıtlâk olunur ‘âmme-i terîke ve kâffe-i muhallefâtı ve zimem-i nâsda olan alacakları ve menâsıbı hâsılâtından müteselliminin makbûzâtı inzimâm-ı re’y ü ma‘rifetin ve ma،rifet-i şer‘ ve mübâşir-i mûmâ ileyh ma‘rifetiyle teftîş ve tefahhus ve bir helâli ve bir akçesi mektûm ve münsî kalmamak şartıyla ‘alâ eyyi hâlin cümlesini zâhire ihrâc ve yegân yegân tahrîr ve defter ve Adana eyâletinden müteveffâ-yı mûmâ ileyhe ‘â’id olan otuz üç bin (33.000) guruş imdâd-ı seferiyye akçesinin dahi eyâlet-i mezbûre ahâlîsine tevzî‘ ve taksîm ve müteveffâ-yı mûmâ ileyhin düyûn-ı mîriyyesine mahsûben cânib-i mîrî içün cem‘ ü tahsîl etdirüb muhallefâtı defterleriyle ma‘an Âsitâne-i sa‘âdetime irsâline bezl-i cell-i himmet ve sarf-ı küll-i miknet eyleyesin ve sen ki mübâşir-i mûmâ ileyhsin bâlâda tafsîl olunduğu üzere müteveffâ-yı mȗmâ ileyhin ism-i mâl ıtlāk olunur kâffe-i terike ve ‘âmme-i muhallefâtını ve zimem-i nâsda olan alacakları ve müteselimi zimmetinde olan akçeleri ve vezîr-i müşârün ileyhin inzimâm-ı re‘y ü ma‘rifetin ve ma‘rifet-i şer‘ ve ma،rifet ve mübâşeretinle ‘alâ eyyi hâlin zâhire ihrâc ve bir helâli gerü kalmamak şartıyla cümlesini tahrîr ve defter ve otuz üç bin guruş imdâd-ı seferiyye akçesini dahi eyâlet-i mezbûre ahâlîsinden tahsîl ve muhallefât defteriyle ma‘an Âsitâne-i sa‘âdetime irsâl ve îsâline müsâra‘at eyleyesin ve sen ki mevlânâ-yı mûmâ ileyhsin sen dahi mûcib-i emr-i şerîfim ile ‘amel ve hareket eyleyesin deyü Fî 3 N. Sene 1184 târîhinde Adana vâlisi Vezîr Mehmed Paşa’ya ve Adana kâdısına ve bu husûs içün Der-‘aliyyemden mübâşir ta‘yîn olunan ( ) zîde mecduhuya hitâben emr-i şerîf verildiği mukayyeddir. Fermân devletlü ‘inâyetlü sultânım hazretlerinindir.

Sıra no : 47
Belge no : A.E/248-1
Tarih : 11 M. Sene 1185 (26 Nisan 1771)[43]
Konu : Adana Beylerbeyisi iken Özi’de vefât eden Karslızȃde Hasan Paşa’nın devlete olan borcu karşılığında Adana’da bulunan mallarının müsȃderesi sırasında Adana halkı ve ailesi borcu ödemeyi kabûl ettiği halde sonradan Yeniçerilik iddiasında bulunarak ödeme yapmadıkları ve Adana ulema ve a‘yanının dahi bunlarla işbirliği içinde olduklarına ilişkin valinin mektubu ve kadı i’lȃmını havi telhis ve ferman.

Bundan akdem Adana Sancağı mutasarrıfı iken vefât eden Karslızâde Hasan Paşa’nın mâl-ı muhallefâtı düyûn-ı mîriyyesiçün zabt olunmak bâbında sâdır olan emr-i‘ȃlî ile mübâşir ta‘yîn olunan hâssa silȃhşörlerinden Süleyman Ağa kullarıyla Adana’ya vârid ve müteveffâ-yı merkûmun mâl-ı muhallefâtı tahrîr ü müte،ahhid olduklarında mübâşir-i merkûm ‘avdet eyledikde bu def‘a müceddeden müte،addid evâmir-i ‘alîyye ile ağa-yı mûmâ ileyh ta‘yîn olunub müteveffâ-yı mûmâ ileyhin zimem-i nâsda ve gerek imdâd-ı seferiyyesi min haysü’l-mecmû‘ yüz on dokuz bin yetmiş yedi (119.077) gurûşa bâliğ olub düyûn-ı mîrîyesine mahsûb olacağı cümleye i‘lân ve işâ،at ve pezîrâ-yı husûlüne vücûh ile dikkat ve ihtimâm olundukda sefer-i hümâyûn takrîbiyle yeniçerilik iddi‘ȃsında olmalarıyla mukaddemen verdikleri ta،ahhüd i‘lâmlarını bi’l-külliye inkâr ve cümle ،ulemâ ve a‘yân tâ’ife-i erâzil ile yek-dil ve yek-cihet üzere olub mülâyemet ve huşûnetin her dürlüsüne teşebbüs olunmuşiken tahsîli imkânda olmayub ber mu،tâd-ı kâdîm mübâşir-i mûmâ ileyhin rûz-merre mesârifini virmekden dahî imtinâ‘ ve def، ile cevâb virdiklerin Adana Vâlisi Vezîr Mehmed Paşa hazretleri bir kıt‘a mektûbunda ve Adana Kadısı bir kıt‘a i‘lâmında tahrîr ederler.

Nefs-i Adana’da emniyet ve rahat olmamağla mübâşir-i mûmâ ileyh Ereğli’de ikāmet üzere olduğunu Adana Kadısı zeyl-i i‘lâmında tahrîr eylemiş.

Ahâli-i Adana kemâl-i şekāvetlerinden nâşî mebâliğ-ı matlûbe-i mezkûre deynimiz değildir deyü mûmâ ileyhe kat‘î cevâb verdiklerinden mâ‘adâ nefs-i Adana’da emniyet meslûb olmağla Der-‘alîyye’ye irsâl olunan tahrîrâtın cevâbı vürûduna kadar Ulukışla nâm mahalde meks eyleyeceğini mübâşir-i merkûm mîrâhûr-ı evvel ağaya gönderdiği mektûbunda tahrîr eylemiş.

Mübâşir-i mûmâ ileyh kullarının me’mûr olduğu husûsun tafsîlen keyfiyetini mübeyyin kâ’ime-gûne takrîri kıt‘a 1

Mûmâ ileyh Karslızâde müteveffâ Hasan Paşa’nın belde-i Konya’da mutavattına zevce-i menkûhesi Şâhkızı Züleyha nâm hâtûnun bi-tarîki’r-rehn yedinde olan yedi yüz elli gurûş takvîm olunmuş eşyâ-yı ma،lûme hîn-i bey،de ma‘rifet-i şer‘le Adana Vâlisi müşârün ileyh tarafından iştirâ olunub taraf-ı mîrîye mi yohsa hâtûn-ı merkûmeye mi teslîm edelim deyu Der-sa،âdete tahrîr birle kendüye teslîm olunması meyânında sâdır olan emr-i ‘alî silahşör-i mûmâ ileyh mübâşeretiyle vârid ve eşyâ-yı mezkûre mevcûd bulunmayub sarf olunmuş bulunmağla karîben hâtûn-ı merkûmeye tamâmen edâ ve teslîm edeceğini müşârün ileyh diğer bir kıt‘a mektûbunda tahrîr eder.

İzzetlü Defterdâr Efendi
İş bu tahrîrâta nazar ve muktezâsın takrîriniz ile ifâde eylesiz deyü fermân buyuruldu.

Sıra no : 48
Belge no : C.ML./17803-2
Tarih : 11 M. Sene 1185 (26 Nisan 1771)
Konu : Adana Beylerbeyisi iken Özi’de vefât eden Karslızȃde Hasan Paşa’nın devlete olan 119.077 kuruş borcu karşılığında Adana’da bulunan mallarının yerlerinin söyletilmesi için hazînedȃrı El-hȃcc Hamza’nın bilgi vermemesi durumunda İstanbul’a gönderilmesi hakkında ferman.

Bundan akdem Adana Beylerbeyisi olub Özi Kala،sı muhâfazasında iken vefat eden Karslızâde Hasan Paşa’nın hayatında mâlikâne ،uhdesinde olan mukāta،ât-ı mîrîye ile ber vech-i iltizâm der-،uhde eylediği Adana cizyesi ve sâ’ir emvâl-i mîriyyeden gayr-ı ez-teslîmât zimmetinde doksan dokuz bin yetmiş yedi (99.077) guruş bâkî kaldığından gayrı ordu-yı hümâyûnum hazînesinden ber-vech-i nakd yirmi bin guruş istikrâz edüb min haysi’l-mecmû، cânib-i beytü’l-mâl-ı Müslimîne yüz on dokuz bin yetmiş yedi (119.077) guruş zimmet-i sahîhesi olub gerek yanında mevcûd ve gerek Adana’da olan muhallefâtı zimmet-i mîrîyesinin ،öşrüne vefâ eylemeyeceği zâhir ve aşikâr ve zimmet-i mîriyesinin istîfâsı hafî ü celî etraf ve müte،allikâtı yedlerinde olan emvâl ü eşyasının zâhire ihrâcı ve cânib-i mîrîden zabt olunmasına menût ve müteveffâ-yı mûmâ-ileyhin Konya’da mutavattına Şâhkızı demekle ،arîfe zevcesi yedinde katı vâfir emvâl ü eşya-yı mevdȗ‘ası olduğu sahîhen ihbâr olunmakdan nâşî müteveffâ-yı mûmâ ileyhin zevcesi yedinde mevdȗ‘a emvâl ve eşyâsı ،alâ eyyi hâlin ma،rifet-i şer’le zâhire ihrâc ve düyûn-ı mîriyyesine mahsûben hazîne-i beytü’l-mâl-ı müslimîne irsâl ve îsâl olunmasını fermân olmağın iş bu emr-i şerîf-i ‘alî-şânım ısdâr ve ( ) ile irsâl olunmuşdur. İmdi vusûlünde siz ki kā’immakam ve nâ’ib-i mûmâ ileyhümâsız ma،rifetleriniz ve ma،rifet-i şer’ ve mübâşir-i mûmâ ileyh ma،rifetiyle müteveffâ-yı merkûmun zevcesi mezbûre yedinde mevdȗ‘a olan emvâl ve eşyâsını ،alâ eyyi hâlin zâhire ihrâc ve yegân yegân tahrîr ve defter ve mübâşir-i mûmâ ileyhe teslîm ve Âsitâne-i saadetime irsâl ve îsâline ihtimâm ve dikkat eyleyesiz ve sen ki mübâşir-i mûmâ ileyhsin kâ’immakam ve nâ’ib-i mûmâ ileyhümâ ma’rifetleri ve ma‘rifet-i şer، ve ma،rifet ve mübâşeretinle müteveffâ-yı mûmâ ileyhin zevcesi mezbûre yedinde mevdȗ‘a olan cüz’î ve küllî emvâl ü eşyâsını ،ala eyyi hâlin zâhire ihrâc ve ،ale’l-imfirâd tahrîr ve defter ve müteveffâ-yı mûmâ ileyhin düyûn-ı mîriyyesine mahsûben hazîne ve beytü’l-mâl-ı Müslimîne teslîm eylemek içün memhûr ve mümzâ defteriyle ma’an yanına istishâb ve Âsitâne-i sa‘âdetime tesyîr ü îsâline müsâra،at ve şitâb eyleyüb temşiyet-i umûr-ı me’mûrende tekâsül ve rehâvet misüllü hilâf-ı marzî hareketden be-gâyet hazer ve mücânebet eyleyesiz deyü Fi 3 N Sene 1184 târîhinde Konya vâlisi kā’immakāmı Hüseyin dâme ikbâluhuya ve Konya nâ’ibine ve bu husûs içün Der-،aliyye’mden mübâşir ta،yîn olunan ( ) zide mecduhuya hitâben emr-i şerîf verildiği mukayyeddir.

Sâbıkan Adana Beylerbeyisi olub Özi Kal‘ası muhâfazasında iken vefât eden Karslızâde Hasan Paşa’nın cânib-i mîrîye düyûn-ı vefîresi olduğuna binâ’en kāffe-i muhallefâtının mübâşir-i mûmâ ileyh ma،rifetiyle cânib-i mîrîden zabt ve tahrîri bâbında diğer emr-i ‘âlî-şânım ısdâr olunmuş olub ancak müteveffâ-yı merkûmun katı vâfir müddehar kozası olduğundan katı vâfir çiftleri ve arâzısi ve el-yevm tarlalarda mezrû‘a penbe ve sâ’ir ecnâs-ı zehâ’iri ve emlâk ve akârât-ı vâfiresi olub muhallefât-ı mevcûdesi düyûn-ı mîriyyesini edâ eyledikden sonra katı vâfir fazlası zuhûr edeceği erbâb-ı vukûf ihbârlarıyla derece-i tahakkuka resîde olduğu ve müteveffâ-yı merkûmun hazȋnedârı El-hâcc Hamza nâm kimesnenin otuz seneden berü müteveffâ-yı merkûmun müdîr-i umûru olmak takrîbiyle kāffe-i umûruna ve hafî ü celî nükûd ve emvâl ü eşyâ ve mevcûd ve müddehar koza ve sâ’ir ecnâs-ı zehâyir ve çiftlik ve çift ve arâzî ve el-yevm tarlalarda mezrû‘a pembe ve zehâir ve emlâk ve dekâkîn ve akârât ve hayvȃnât ve zimemât ve sâ’ir cüz’î ve küllȋ muhallefâtına vâkıf olmakdan nâşî merkûm El-hâcc Hamza ahz ve istintâk olunub müteveffâ-yı merkûmun kāffe-i muhallefâtını ihbâr ve zâhire ihrâc ider ise fe-bihâ ve eğer ketm-i mâl dâ،iyyesinde olur ise merkûm El-hâcc Hamza Âsitâne-i sa’adetime ihzâr olunmak fermân olmağın iş bu emr-i celîlü’l-kadrim ısdâr ve ( ) ile irsal olunmuşdur vusûlünde sen ki vezîr-i müşȃrün ileyhsin müteveffâ-yı mûmâ ileyhin akrabȃ ve etbâ‘ından tama‘-i hâmma müteba،iyyet ile muhallefâtından bir nesne ketm edenler her kimler ise beher hâl ahz ü te’dib ve gûş-mâl olunacakları emr-i muhakkak olmağla evvel emirde cümleden ziyâde vâkıf-ı (ve)sâyâ-yı umûru olan hazînedârı El-hâcc Hamza’yı inzimâm-ı re’y ü ma،rifetin ve ma،rifet-i şer’ ve mübâşir-i mûmâ ileyh ma’rifetiyle ahz ve bi’t-taharrî istintâk idüb müteveffâ-yı mûmâ ileyhin kâffe-i muhallefâtını ihbâr ve zahire ihrâc ider ise fe-bihâ ve eğer ketm-i mâl dâ،iyyesinde olur ise merkûmu Âsitâne-i sa،âdetime ihzâr eylemeğe bezl-i cell-i himmet eyleyesin ve sen ki mübâşir-i mûmâ ileyhsin vezîr-i müşârün ileyhin inzimâm-ı re’y ve ma،rifet ve ma،rifet-i şer’ ve ma،rifet ve mübâşeretinle merkûm El-hâcc Hamza’yı ba،de’l-istintâk müteveffâ-yı mûmâ-ileyhin emvâl ve muhallefâtını tamâmen haber verüb zâhire ihrâc ider ise fe-bihâ ve eğer ketm-i mâl dâ،iyyesinde olur ise merkûmu Âsitâne-i sa’âdetime ihzâr eyleyesin ve sen ki mevlânâ-yı mûmâ ileyhsin sen dahi mûcib-i emr-i şerîfim ile ،amel ve hareket eyleyesin deyu fî 22 N. Sene 1184 târîhinde Adana Vâlisi Vezîr Mehmed Paşa’ya ve Adana Kadısına ve bu husus içün Der،aliyye’mden mübâşir ta’yîn olunan ( ) zîde mecduhuya hitâben emr-i şerîf verildiği mukayyeddir. Fermân devletlü sa،âdetlü sultânım hazretlerinindir. Fi 11 M. Sene 1185. İmza

Sıra no : 49
Belge no : C.ML./17999
Tarih : 12 M. Sene 1185 ( 27 Nisan 1771)
Konu : Adana Beylerbeyisi iken Özi’de vefât eden Karslızȃde Hasan Paşa’nın devlete olan 119.077 kuruş borcumun tahsîli hakkında.

Adana kādîsına ve hâssa silâhşörlerinden olub bu husûsa me’mûriyet ile ol cânibde olan (boşluk) zîde mecduhuya hüküm ki:

Adana beylerbeyisi olub Özi Kal‘ası muhâfazasında iken bundan mukaddemce vefât eden Karslızâde Hasan Paşa’nın hayâtında (ber vech-i) mâlikâne ‘uhdesinde olan mukāta،ât-ı mîriyye ve mevâdd-ı sâ’ireden min haysi’l-mecmû، cânib-i mîrîye yüz on dokuz bin yetmiş yedi (119.077) guruş düyûn-ı mîrîyesi olub düyûn-ı mezkûresinin istîfâsı müteveffâ-yı mûmâ ileyhin cüz’î ve küllî muhallefâtı ve Adana eyâletinden mûmâ ileyhe mu’ayyen olub el-yevm zimem-i ahâlîde olan otuz üç bin (33.000) guruş imdâd-ı seferiyye ile menâsıbı hâsılâtından mütesellimi zimmetinde olan mebâliğin cânib-i mîrîye zabt olunmasına menût olmağla müteveffâ-yı mûmâ ileyhin nefs-i Adana ve tevâbi‘ ve levâhıkı olan mahallerde vâkı، olub ile’l-vefât mâlik ve mutasarrıf olduğu emvâl ü eşyâ ve menâzil ü dekâkîn ve zıyā،[44] ü akâr ve çiftlik ü tarla ve bağ ü bağçe ve hayvanât ve ecnâs-ı zahâyir ve hubûbât ve sâ’ir hasîs ü nefîs ve zarîf ü telîs cüz’î ve küllî kâffe-i terike ve ‘âmme-i muhallefâtı ile zimem-i nâsda olan alacakları ma‘rifet-i şer‘ (ve) senki silahşör-i mûmâ ileyhsin ma‘rifet ve mübâşeretinle cânib-i mîrîden zabt ü temhîr ve memhûr ü mümzâ defteri Der-‘aliyye’me irsâl ü tesyîr olunmak bâbında bundan akdem sâdır olan emr-i ‘âlî-şân ile ol tarafa ‘azîmet edeli müddet-i vâfire olmuş iken mâdde-i mezbûrenin henüz haber ve eseri vürûd etmemekle te’kîd ü isti،câli zımnında iş bu emr-i celîlü’l-kadrim ısdâr ve (boşluk) ile irsâl olunmuşdur. İmdi vusûlünde sen ki silâhşör-i mûmâ ileyhsin mukaddemen fermânım olunduğu vech üzere müteveffâ-yı mûmâ ileyhin kâffe-i emvâl ve arsa-i muhallefâtını ve cism-i mâl ıtlāk olunur hasîs ü nefîs eşyâsını cânib-i mîrîden zabt ü temhîr ve memhûr ü mümzâ defterlerini ‘icâleten Der-‘aliyye’me irsâl ü tesyîre müsâra‘at birle mukaddemen yediyle i‘tâ olunan iki kıt‘a emr-i şerîflerimin mazmûn-ı münîflerini tenfîz ü icrâya ihtimâm ü dikkat ve bu bâbda yek ser-i mû tekâsül ve kusûr eylemekten be-gâyet hazer ü mücânebet eylesin ve sen ki mevlânâ-yı mûmâ ileyhsin sen dahi mûcib-i emr-i şerîfim ile ‘amel ve hareket eylemen bâbında fermân-ı ‘âlî-şânım sâdır olmuşdur.

Fî 12 M. Sene 1185 ( 27 Nisan 1771) muhasebe kitâbetinden yazılmışdır.

Sıra no : 50
Belge no : D.BŞM.MHF, 54/42
Tarih : 1185 (1771)
Konu : Adana Beylerbeyisi iken Özi’de vefat eden Karslızâde Hasan Paşa’nın muhallefatının ortaya çıkarılması için hazînedârı Hamza’nın İstanbul’a gönderilmesi, Hasan Paşa’nın kardeşi Hüseyin Efendi ile oğulları Abdullah ve Ali Bey’lerin sıkıştırılmaları hakkında arz üzerine ferman.

Adana Beylerbeyisi Karslızâde müteveffâ Hasan Paşa’nın Adana’da olan kâffe-i muhallefâtı zabtiçün eğerçi emr-i ‘âlî ısdâr buyurulmuş ancak bi’l-cümle müdîr-i umûru olub yirmi otuz seneden berü hıdmetinde olan hazînedârı El-hâcc Hamza kulları mezâyâ-yı umûruna vâkıf olmağla merkûmu lede’l-istintâk müteveffâ-yı mûmâ ileyhin emvâl ü eşyâsı ba‘de’s-su’âl zâhire ihrâc ve emvâl-i müteveffânın ihrâcında ta،allül eder ise ahz ü habs birle Âsitâne’ye ihzâr ve müteveffâ-yı mûmâ ileyhin karındaşı Hüseyin Efendi kulları ve müteveffâ-yı mûmâ ileyhin oğulları Abdullah Bey ve Ali Bey vâkıf-ı umûru olmağla ânları tahvîf ederek emvâl-i müteveffânın zâhire ihrâc ve ketm ü ihfâ kaydında olurlar ise diyâr-ı âhere nefy olunacakları tefhîm olunarak tehdîdi hâvî diğer bir kıt‘a emr-i ‘âlî ısdâr buyurulmasını niyâz ederim deyü müteveffâ-yı mûmâ ileyhin Kapu Kethüdâsı Halil Ağa kulları takrîr eder.

İzzetlü Defterdâr Efendi
Hazînedâr-ı mûmâ ileyh mahallinde ba‘de’l-istintâk ketm-i mâl dâ‘iyyesinde olur ise yalnız hazînedâr-ı merkûm ihzâr olunmak bâbında emr-i şerîf ısdârına ibtidâr eyleyesün deyü fermân buyuruldu.

Sıra no : 51
Belge no : C.ML. 641/26326
Tarih : 25 C. Sene 1186 (4 Eylül 1772)
Konu : Adana Beylerbeyisi iken Özi’de vefat eden Karslızâde Hasan Paşa’nın muhallefatının ortaya çıkarılması için Konya’da bulunan eşi Şahkızı demekle bilinen Züleyha Hanım’ın mallarının tespiti hakkında.

Der-i devlet mekîne ‘arz-ı dâ‘î-i kemîne budur ki:

Sâbıkan Adana mutasarrıfı iken irtihâl-i dâr-ı bekâ eden Mîr mîrân Karslızâde Hasan Paşa’nın menkûhâlarından medîne-i Konya’da sâkine Şâhkızı dimekle ‘arîfe Züleyhâ nâm cârîyelerinin sâkine olduğu menzîlinde paşa-yı mûmâ ileyhin emvâl-i metrûkesini tefahhus bâbında Devlet-i ‘aliyyeden mübâşir ta‘yîn buyurulan Silahşörân-ı hâssadan El-hâcc Süleyman Ağa yediyle sâdır olan emr-i ‘âlî mûcebince hâlen İç İl Vâlisi vezîr-i mükerrem devletlü ‘inâyetlü Mehmed Paşa hazretleri bundan akdem eyâlet-i Karaman vâlisi iken ma‘rifetleriyle ve ma‘rifet-i şer‘ ve mübâşir-i mûmâ ileyh ma‘rifetiyle mezbûre cariyelerinin menzîli temhîr ve emvâl-i müteveffâ-yı mûmâ ileyh teftîş ve tefahhus olundukda paşa-yı mûmâ ileyh zimmetinde cihet-i karzdan mezbûre câriyelerinin bâ-temessük alacağı olan beş bin iki yüz yetmiş beş gurûş hakkı mukābelesinde bi-tarîki’r-rehn mezbûrenin yedinde olan bir sim raht ve bir kesme ve bir çift sim evrenk ve bir sim devat ve bir çadırdan gayrı bir nesnesi olmayub ve ol mikdâr meblağ alacağından mâ‘adâ paşa-yı mûmâ ileyhin zimmetinde mütekarrer ve ma‘kûdün ‘aleyh beş yüz mahbûb altûnu mehr-i mü’eccel hakkı olmağla muhâllefâtından i‘tâ etdirilmek istid‘âsına vezîr-i müşârün ileyh hazretleriyle ol târîhde Konya nâ’ibi efendi dâ‘îleri inhâ ve i‘lâm ve paşa-yı mûmâ ileyhin cânib-i mîrîye düyûn-ı kesîresi olub Adana’da mevcûd emvâli cânib-i mîrîye olan düyûnuna vefâ itmemekle erhân-ı mezkûrlar mezbûre câriyelerinin gerek bâ-temessük ve gerek mehr-i mü’eccelinden hakkı olan meblağ-ı mezbûrlar mukābelesinde kendüye ihsân-ı hümâyûn buyurulub lâkin zikr olunan eşyâları vezîr-i müşârün ileyh hazretleri ol târîhde ahz ve hazînesinde zabt etmekle mezbûre cârîyelerine ihsân buyurulduğunu nâtık sâdır olan emr-i ‘âlî-şânı mübâşir-i mûmâ ileyh vezîr-i müşarün ileyh hazretlerine irsâl ve manzûr-ı devletleri dahî olmuş iken edâda imtinâ‘ ve hâlen zimmet-i ‘alîyyelerinde kalub mezbûreye gadr-ı küllî olmağla zikr olunan eşyâlar vezîr-i müşârün ileyhden tahsîl ve kendüye teslîmi bâbında tekrâr emr-i ‘âlî ısdârı ricâsına der-i devlet-medâra i‘lâm ediver deyü mezbûre cârîyeleri istirhâm ve mübâşir-i mûmâ ileyh kulları dahî hâl minvâl-i muharrer üzere olub mezbûre câriyelerinin mağdûrîyeti meclis-i şer،a ihbâr ve tahkîk etmekle mezbûre câriyelerinin hâline merhâmeten mes’ûlüne müsâ،ade buyurulmak ricâsına olki vākı، hâldir bi’l-iltimâs pâye-i serîr-i merhamet-masîre ‘arz ü i‘lâm olundu bâki‘ü’l-emr li-hazret-i men lehi’l-emr fî’l-yevmi’l-hâmis ve’l-ışrîn min Cemâziye’l-âhir li-sene sitte ve semânîn ve mi’e ve elf.

El-‘abdü’d-dâ‘î li’d-devleti’l-‘aliyyeti’l-Osmaniyye
El-hâcc Mustafa El-kâdî be-medîne-i Konya.

Sıra no : 52
Belge no : C.ML./18201
Tarih : 25 CA. Sene 1189 (24 Temmuz 1775)
Konu : El-hȃcc Mehmed Sadık kefaletiyle Karslızâde Hasan Ağa’ya ve sonra oğulları Abdullah ve Ali Bey’e der-uhde olunan Adana cibȃyetinden kalan devlet alacağının tahsîli hakkında.

Hâlen Adana vâlisi Vezîr Mehmed Paşa’ya ve Adana kadısına ve bu def،a bu husûsa mübâşir ta،yîn olunan ( ) zîde kadruhuya hüküm ki:

Sen ki vezîr-i müşarün-ileyhsin sâbık Adana vâlisi Vezîrim Süleyman Paşa Edâme Allâhu Ta،âlâ iclâlehu tarafından vürûd iden tahrîrâtın hülâsa-i mefhûmunda Dergâh-ı mu‘allȃm kapucubaşılarından ve hâssa silahşörlerimden El-hâcc Mehmed Sadık dâme mecduhu kefâletiyle bundan akdem seksen üç senesine mahsûben cibâyeti Adana a،yânından Karslızâde Hasan nâm kimesneye der-،uhde ve ba،dehu mûmâ-ileyhe mîr mirânlık tevcîh birle oğulları Abdullah ve Ali Bey zîde kadruhumânın ،uhdelerine ihâle olunan Adana cizyesi mâlının esna-yı tahsîlinde Paşa-yı mûmâ-ileyh sefer-i hümâyûnumda fevt olmak takrîbiyle cizye-i mezkûre mâlından ber-vech-i tefvîz matbah-ı ،amirem mesârifiçün havâle olunan on iki bin beş yüz guruşun beş bin guruşu kefîl-i mûmâ ileyhden tahsîl olunmakdan nâşî gerek mârru’z-zikr beş bin guruşun ve gerek on iki bin beş yüz guruşun tekmîline iktizâ eden kusûr yedi bin beş yüz guruş ile hâssa çakırcıbaşısı müteveffâ Süleyman’ın mâlikâne ،uhdesinde olan ihtisâb-ı Adana ve İskele-i Karataş ve Karaîsalu mukāta،asının seksen yedi senesi bedel-i iltizȃmından ber mûceb-i temessük mîr-i mûmâ ileyhümâ ile Memişzâde Halil nâm kimesnenin gayr-i ez-teslîm zimmetlerinde olan altı bin altı yüz yirmi dokuz guruşun tahsîli bâbında bundan mukaddem sâdır olan iki kıt،a emr-i şerîfim mahalline lede’l-vürûd mebâliğ-i mezbûre selefinin müşârün-ileyh ma،rifetiyle merkûmlardan mutâlebe oldukda cevâblarında cizye-i mezbûre mâlını müteveffâ-yı mûmâ ileyh ba،de’t-tahsîl teslîmâtından mâ’adâ kusûr kalan on iki bin beş yüz guruşunu Adana kal،asına tevdî، etmişiken sefer-i hümâyûna ،azimeti esnâsında umûruna sarf etmekle oğulları mîr-i mûmâ ileyhânın cizye-i mezkûre mâlına vaz،-ı yed eylemediklerinden gayri medyûn olduklarını ahâlî-i Adana haber verdiklerin ve mârru’z-zikr İhtisâb-ı Adana Mukāta،ası bedel-i iltizâmından zimmetlerinde kusûr kalan altı bin altı yüz yirmi dokuz (6.629) guruşu eğer çi mȋr-i mûmâ ileyhümâ mukırr ü mu،terif olub lâkin ،adem-i iktidârlarından nâşî altı ay mürûrunda edâ eylemek üzere imhâle müsâ،ade olunmasını müşârün ileyh üç kıt،a mektubunda tahrîr ve inhâ eylemiş ancak müteveffâ-yı mûmâ ileyh Hasan Paşa’nın ve oğulları merkûmânın ahvâllerine vâkıf mevsûkü’l-kelime kimesneler istintâk olundukda Paşa-yı mûmâ ileyhin vefâtından sonra fennî küllî emlâk ve eşyâ ve hayvanâtı oğulları merkûmâna intikâl edüb servet ve sâ’irleri zâhir ve cümlesinin ma،lûmu olan keyfiyâtdan olduğu ihbâr ve inhâ olunub ve bu makûle emvâl-i mîrîyenin telef ve izâ،atına rızâ-yı hümâyûnum olmamağla imdi sene-i merkûme cizyesi mâlından ve ihtisâb-ı Adana ve tevâbi’i mukāta،asının iltizâmı akçesinden müteveffâ-yı mûmâ ileyh Hasan Paşa’nın zimmetinde kalan mebâliğden siyâneten li’l-mîrî müteveffânın oğulları merkûmân Abdullah ve Ali Beyin gayr-i ez-teslîm zimmetinde kalan meblâğı tamâmen edâ eder ise fe-bihâ ve eğer edâda ta‘allül ve muhâlefet ider ise Der-sa’adetime ihzârları fermânım olmağın iş bu emr-i ،âlî-şanım ısdâr ve ( ) ile irsâl olunmuşdur vusûlünde vech-i meşrûh üzere seksen üç senesi Adana cizyesi mâlından müteveffâ-yı mûmâ-ileyh Hasan Paşa’nın zimmetinde kalan mebȃliğ ile ihtisâben Adana ve İskele-i Karataş ve Karaisalu mukāta،asının seksen yedi senesi bedel-i iltizâmından müteveffâ-yı mûmâ ileyhin oğulları merkûmân Abdullah ve Ali Beyin ber muceb-i temessük gayr-i ez-teslîmât zimmetlerinde kalan meblağın bir akçesi noksan olmamak üzere tamâmen mîr-i merkûmândan tahsîl ve bu def،a ta،yîn olunan mübâşir-i merkûm ile Der-‘aliyyeme tesyîri matlûb olmağla gerek cizye-i mezkûre mâlından ve gerek mukāta،a-i mezbûre bedel-i iltizâmından der-zimmet kalan mebâliğ-i mezkûreyi tamâmen mübâşir-i merkûma edâ ederler ise fe-bihâ ve eğer edâda ta‘allül ve muhâlefet iderler ise merkûmânın Der-‘aliyyeme ihzâr ve irsâllerine bezl-i cell-i himmet ve sarf-ı küll-i miknet eyleyesin ve sen ki kadı-i mûmâ ileyhsin mûcib-i emr-i şerîfimle ،amel ve hareket ve sen ki mübâşir-i merkûmsun mebâliğ-i mezkûreyi bi eyyi hâlin tamâmen tahsîl ve hazîneye rabt ve eğer edâda ta‘allül ederler ise merkûmânı ma’iyyetiyle istishâben Der-‘aliyyeme ihzârlarına ikdâm ve müsâra‘at eylemen bâbında fermân-i ،âlî-şânım sâdır olmuşdur.

Fi 25 CA. Sene 1189.
Muhâsebe-i kitâbete yazılmışdır.

Sıra no : 53
Belge o : C.ML./30586
Tarih : 13 Muharrem Sene 1191 (21 Şubat 1777)
Konu : Adana Beylerbeyisi iken Özi’de vefat eden Karslızâde Hasan Paşa’nın muhallefatından oğulları Abdullah Bey ve Hacı Ali Bey zimmetlerinde kalan alacağın tahsîli hakkında.

Adana vâlisine ve kâdısına ve sadr-ı a‘zam çukadârlarından bu husûsa me’mûriyet ile hâlen ol-cânibde olan Abdullah zîde kadruhuya hüküm ki:

Mukaddemen bin yüz seksen dört senesinde Adana Eyâleti mutasarrıfı olan Karslızâde müteveffâ Hasan Paşa’nın hâl-i hayâtında Özi muhâfazasına hîn-i me’mûriyetinde eyâlet-i mezkûreden tertîb olunan imdâd-ı seferiyyesi bekâyâsıyla müteveffâ Çakırcıbaşısının ،uhdesinde olan ihtisâb-ı Adana mukāta،asının seksen yedi senesi bedel-i iltizâmından Hasan Paşazâdeler Abdullah Bey ve Hacı Bey’in zimmetlerinde olan mebâliğden gayr-i ez-teslîm bākî kalan mebâliğ-i ma،lûmenin tahsîliçün bundan akdem iki kıt’a evâmir-i ‘aliyyem ısdâr ve mübâşir-i merkûm irsâl olunub meblağ-ı mezbûr henüz bu vakite dek tekmîlen tahsîl olunmadığından mübâşir-i merkûm Adana’da müddet-i medîde bî-hûde meks ve ikāmet ile hezar mihen ve meşakkate dûçâr ve el-hâletü hazihi müteveffâ-yı mûmâ-ileyh Hasan Paşa’nın bekâyâsından küsur kalan üç bin dört yüz guruş merfû‘ü’l-vezâre Seyyid Ahmed Paşa’nın Adana vâliliği hengâmında re‘âyâdan tahsîl ve hâlen Adana’da ikāmet üzere olan mütegallibeden Karslıoğlu Hüseyin ve Sarı Müderris ve Çopuroğlu El-hȃcc Muhammed ve serdâr-ı sâbık Hüseyin ve Abacızâde ve Tabbâk El-hâcc Abdurrahman nâm kimesnelerin zimmetlerinde kaldığı ve bedel-i iltizâm-ı mezkûrdan dahi merkûmân Hasan Paşazâdeler zimmetlerinde gayr-i ez-teslîm bākî kalan bin yüz dokuz guruş el-yevm tahsîl olunmayub der-zimmet kaldığı tahrîr ve inhâ olunmakdan nâşî bekâyâ-yı mezkûre birkaç günün zarfında ‘alâ eyyi hâlin tahsîl ve Hazîne-i ‘ȃmireme ve mahallerine teslîm itdirilmek içün mübâşir-i merkûm ile serî’an Der-sa’âdetime irsâl ve îsâl olunmak fermânım olmağın te’kîden ve isti‘câlen iş bu emr-i şerîf-i ‘âlî-şânım ısdâr ve ( ) ile irsâl olunmuşdur imdi sen ki vezîr-i müşârün-ileyhsin bekâyâ-yı merkûme birkaç gün zarfında tahsîl olunacak mevâddan iken bundan akdem ısdâr ve irsâl olunan evâmir-i şerîfemin icrâ ve infâzına ،adem-i rağbet birle mebâliğ-i merkûme bu vakite dek tahsîl olunmayub der-zimmet kaldığı mutlakâ iğmâz ve tekâsül ve müsâmahadan neş’et etmiş olmağla ba’d-ez-în tehîr ve tevakkufa ruhsat ve cevâz göstermeksizin mebâliğ-i mezkûre inzimâm-ı re’y-i ma،rifetin ve ma،rifet-i şer‘ ve mübâşir-i merkûm ma،rifetiyle merkûmûndan ve îcâb ve iktizâ idenlerden ،alâ eyyi hâlin tamâmen ve kâmilen tahsîl ve mübâşir-i merkûma teslîm ve Der-‘aliyyeme îsâl ü tesyîre bezl-i cell-i himmet ve eğer ba‘d-ez-în mebâliğ-ı merkûmenin edâsında ta‘allül ve muhâlefet ederi olur ise ahz u habs ve te’dîb eyleyerek tahsîline bezl-i mâ-hasele miknet eyleyesin ve sen ki kadı-i mûmâ-ileyhsin sen dahi rahîm-i emr-i şerîfimle ‘amel ve hareket ve hilâfından tehâşî ve mübâ’adet eyleyesin ve sen ki mübâşir-i merkûmsun mebâliğ-ı bākî-i mezkûru bir kadem akdem tahsîl ve Der-‘aliyyeme tesyîrine sen dahi bezl-i makderet ve hilâf-ı emr-i şerîfim hareketden mücânebet eylemen bâbında fermân-ı ‘âlî-şânım sâdır olmuşdur. Fi 13 M. Sene 1191.

Muhâsebe kitâbetinden yazılmışdır.

Sıra no : 54
Belge no : C.AS/27316-2
Tarih : 9 ZA. Sene 1212 (16 Mayıs 1796)
Konu : Adana kazalarından 40 katar deve toplanması hakkında hüküm.

Der-i devlet-mekîne ‘arz-ı dâ‘î-i kemîne budur ki:

Mağzûb-ı pâdişâhâne olan Vidinli Paspanoğlu nâm şakînin üzerine ser-‘asker tâ‘yîn buyurulan hâlen kapudân-ı deryâ vezîr-i şeca‘ât-semîr devletlü Hüseyin Paşa hazretlerinin ma‘iyyetinde istihdâm içün vilâyet-i Adana’da vâkı‘ kazâlardan kırk katar şütûran tertîb ve mükemmel havut ve pusat-ı sâ’iresiyle Der-‘aliyyeye irsâli bâbında bundan akdem sûret ve evâmir-i ‘aliyye vürûdunda şütûran-ı mezkûrun mübayâ‘ası ve tedârüki husûsunda ka’immakam-ı nakîbü’l-eşrâf El-hâcc Yusuf Efendi dâ‘îleri tarafından müsâmaha olunduğu beyânıyla şütûran-ı mezkûr bugünlerde ser-‘asker-i müşârün ileyhin ‘azîmetinden mukaddem derbȃr-ı şevket-karâra ilişmez ise mütesellim ve hükkâm ve zabitân ve nakîb-i merkûm hâl ü şânlarına göre te’dîb olunacağı mukarrer bilinmek içün tekrar isti،câli hâvî şeref-bahş-ı südûr iden emr-i ‘âlî tatar-ı hazret-i sadâret-penâhî Yakub Ağa kulları yediyle medîne-i Adana mahkemesine vürûd ve cümle muvâcehesinde feth ü kırâ’et olundukda seme‘an ve ta‘atan merâsimini ba‘de’l-edâ mukaddemen sâdır olan emr-i celîlü’ş-şân ve sûret-i şeref-rîz vürûdunda imtisâlen ve inkıyâden cümleten dâmen-i dermiyân-ı gayret birle mukaddemen Tarsus sancağı ahâlilerinin bi’l-istid،â ısdâr etdirdikleri emr-i celîlü’ş-şân mûcebince ‘alâ vechi’t-teslîs seksen mehârı Adana sancağına ve seksen mehârı Tarsus sancağına ve seksen mehârı Sis sancağına isâbet itmekle Sis sancağı hâlen cibâl-i şâhikada vākı‘ mütegallibeden ve eşkıyâdan Kozanoğlu Yusuf nâm şakînin ،uhdesinde olub Adana’ya mesâfe-i ba‘îde olmak hasebiyle defâ‘atle mübâşirler ve sûret-i emr-i ‘âlî ve buyuruldu ve mürâsele irsâl olunub külliyen ،adem-i itâ‘at ve edâda muhâlefeti hasebiyle ‘alâ hâlihî kalub ve Adana sancağının dahi nefs-i şehre isâbet iden yirmi mehâr ile ve dâ’ire-i ita‘âtde olanlardan on mehâr şütûran ahz ü tahsîl ve otuz mehâra iblâğ‘ ve mübâşiri olan dergâh-ı ‘âlî gedüklülerinden El-hâcc Mahmud Ağa ma‘rifetiyle sarbânbaşı nasb olunan mu‘temedün aleyh El-hâcc Ali Ağa kullarına teslîmen mukaddemen ihrâc ve irsâl olunmağla dâ’ire-i itâ‘atde olmayub edâda tereddüd-i muhâlefet iden gürûh-ı eşkıyâ zimmetlerinde kalan şütûran-ı mezkûr ve keyfiyet-i hâlleri mübâşir-i mûmâ ileyhe verilen i‘lâm-ı şer‘iyyeden ve mümzâ defterden müstebân olmagın nakîb-i merkûm hakkında isnâd olunan kelimât gayr-ı vākı‘ ve garaza mebnî olub bu misüllü hıdemât-ı şehen-şâhîye cümleten bezl-i makderet vâcibe-i zimmet ve bâ‘is-i ،izz ü rif،at olmağın keyfiyet-i hâli der-i ma‘delet-medâra i‘lâm idüver deyü iltimâs itmeleriyle fi’l-hakîka vâkı‘a mutâbık olduğu ol ki vâkı‘ hâldir bi’l-iltimâs pâye-i serîr-i a‘lâya ،arz ü i‘lâm olundu. Bakî emr ü fermân hazret-i men lehi’l-emrindir. Tahrîren fi’l-yevmi’t-tâs‘i şehri Zi’l-ka‘de li-sene isnâ ve ‘aşera ve mi’eteyn ve elf.

El-‘abdü’d-dâ‘î li’d-devleti’l-‘aliyyeti’l-Osmaniyye
İmâmzâde Mehmed el-müvellâ hilâfetühu bi-medîneti Adana






















































Dipnotlar

  1. Yılmaz Kurt, “Çukurova’da A‘yânlık Mücâdelesi: Hasanpaşazâdeler”, Kongreye Sunulan Bildiriler, 4. Cilt- 1. Kısım, Osmanlı Tarihi- A, Türk Tarih Kurumu Yay., Ankara 2010, s. 1259-1278.
  2. Yılmaz Kurt-Ertan Ünlü, “Çukurova Ȃyȃnları I: Hasanpaşazadeler İle İlgili Arşiv Belgeleri I”, Belgeler, sayı: 37, Türk Tarih Kurumu Yay., Ankara 2014, s. 57-116.
  3. Yılmaz Kurt, “Menemencioğulları İle İlgili Arşiv Belgeleri I”, Belgeler, XXI/ 25 (2000), Türk Tarih Kurumu Yay., Ankara 2001, s. 85-187.
  4. Adana Şer‘iyye Sicili (AŞS), 3, img 51, s. 23, b. 39, 21 ZA 1114/ 08.04. 1703 tarihli i‘lȃm.
  5. BOA, Cevdet Adliye (C.ADL), Belge no: 3553, Evȃ’il-i N 1118 / 08- 16 Aralık 1706 tarihli hüküm.
  6. AŞS, 28, s. 70, belge no 109, Evȃ’il-i Şevvȃl 1162 / 15- 24 Eylül 1749 tarihli vesȃyet hücceti.
  7. AŞS,1, 37a. (Bu defterde sayfa numarası olmadığı için imaj numaraları varak olarak kabul edilmiştir).
  8. AŞS, 1, sayfa 4a, 1173/1759/ 1760 tarihli zabt temessükü.
  9. AŞS, 1, sayfa 4a, 1173/1759/ 1760 tarihli zabt temessükü, Belge sıra no: 4.
  10. AŞS, 1, sayfa 4b, 1173/1759/ 1760 tarihli zabt temessükü, Belge sıra no: 6; AŞS, 64, s. 90, b. 316, 1166/1752-53 tarihli temessük.
  11. AŞS, 1, v. 26b, 1173/1760 tarihli defterdar çukadȃrı Ahmed tarafından verilen edȃ tahvȋli, Belge sıra no: 18.
  12. AŞS, 31, img 44, s. 74, b. 109-109, 11. L. 1169/09.07. 1756 tarihli mütesellimlik emri.
  13. AŞS, 31, img 21, s. 120, b. 164, 15.C.1170/7 Mart 1757 tarihli eski cizye muhasebecisi Mehmed Kasım tarafından verilen zabt temessükü.
  14. AŞS, 31, img 20, s. 122, b. 168, 5 B 1170/26 Mart 1757 tarihli buyuruldu.
  15. AŞS, 31, img 12, s. 139, b. 185, 23 Ş 1757/13 Mayıs 1757 tarihli buyuruldu.
  16. AŞS, 1, v. 4a, tarih 1173/1759-1760 tarihli tahvȋl, Belge sıra no: 5.
  17. AŞS, 1, v. 9b, 05 L 1173/21 Mayıs 1760 tarihli buyuruldu, Belge sıra no: 7; AŞS, 1, v. 9a, 04 ZA 1173/18 Haziran 1760 tarihli buyuruldu, Belge sıra no: 14.
  18. AŞS, 1, v. 4b-5a, 07 L 1173/23 Mayıs 1760 tarihli buyuruldu, Belge sıra no: 9.
  19. AŞS, 1, v. 5b, 15 L 1173/31 Mayıs 1760 tarihli edȃ tezkiresi, Belge sıra no: 12.
  20. Hasan Ağa, Adana Dönüm ve Hane Gümrüğü Mukāta‘ası’nın ½ hissesini de iltizȃmına almış ve bu belgede kendisi “Şehirkethüdȃsızȃde” olarak tanıtılmıştı: AŞS, 1, v. 28b, 1173/31 1760 tarihli zabt temessükü, Belge sıra no: 20.
  21. AŞS, 1, v. 34a, Evȃsıt-ı CA 1174/19- 28 Aralık 1760 tarihli ferman sȗreti, Belge sıra no: 23.
  22. Şehir kethüdȃları a‘yȃnlar gibi halk ile hükümet arasında aracılık yaparlar, vergilerin dağıtımında ve toplanılmasında yardımcı olurlardı. 1205/1791 yılında a‘yanlık kaldırılarak yerine şehir kethüdalığı getirilmek istenilmişse de a‘yanlar şehir kethüdası olarak atanan kişilere kıyasla daha nüfuzlu kimseler olduğundan şehir kethüdȃlığı işlememiş ve 1802 yılında kaldırılmıştır. Mehmet Zeki Pakalın, “ Şehir Kethüdȃsı”, Osmanlı Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlüğü, c.III, 2.Bs. , İstanbul 1971, s. 317.
  23. Kasım Ener, Tarih Boyunca Adana Ovasına (Çukurova’ya) Bir Bakış, 7.Bs. , Kayı Yayıncılık, İstanbul 1986, s. 269, 304-305.
  24. Yılmaz Kurt, Çukurova Tarihinin Kaynakları III 1572 Tarihli Adana Sancağı Mufassal Tahrir Defteri, Türk Tarih Kurumu Yay., Ankara 2005, s. 23-30. Burada geçen 86 bostan ve bağ sahibinin isimlerine baktığımızda çoğunun Ermeni olduğu görülmektedir.
  25. AŞS, 1, v. 13b, 17 Z 1173/31 Temmuz 1760 tarihli ilmühaber, Belge sıra no: 15.
  26. AŞS, 1, v. 11a, 19 ZA 1173/3 Temmuz 1760 tarihli buyuruldu, Belge sıra no: 16.
  27. AŞS, 1, v. 15a, 04 M 1174/ 16 Ağustos 1760 tarihli Adana halkının arzuhȃli, Belge sıra no: 22.
  28. AŞS, 1, v. 34a, Evȃsıt-ı CA 1174/19-28 Aralık 1760 tarihli ferman sȗreti, Belge sıra no: 23.
  29. AŞS, 1, v. 37b, 21 Receb 1174/26 Şubat 1761 tarihli mütesellimlik buyuruldusu, Belge sıra no: 24.
  30. Evliya Çelebi b Derviş Mehmed Zıllî, Evliya Çelebi Seyahatnâmesi, c.IX, Haz. Yücel Dağlı, Seyit Ali Kahraman, Robert Dankoff, Yapı ve Kredi Yay., İstanbul 2005, s. 170.
  31. AŞS, 28, s. 70, belge no: 109.
  32. “zî” iki kere yazılmıştır.
  33. Aynı kişi A.Ş.S, varak 37a’daki belgede ismi geçen Kıbrıs’a sürülmesi istenen Ebubekir Bey olabilir. (Gazioğlu Ebubekir Bey)
  34. Bu metin defterde yana yazılmıştır.
  35. Metinde “zabt” yazılmışsa da anlam bakımından zâbit olmalıdır.
  36. Metinde 137 şeklinde yazılmıştır.
  37. Başlıkta “Hızırlı” yazıldığı halde burada “Hâzırlı” şeklinde yazılmıştır. Bugün, Seyhan ilçesine bağlı “Hıdırlı” veya “Hadırlı” mahallesidir.
  38. Metinde “mezkûr” şeklinde yazılmıştır.
  39. Belge tarihi ile kayıt tarihi arasında bir çelişki bulunmaktadır çünkü ikisi de aynı tarihde görünmektedir.
  40. ‘Ȃdet kelimesi elifsiz olarak “adet” şeklinde yazılmıştır.
  41. Mahallesi sükkanından” iki defa yazılmıştır.
  42. Metinde “،aded” şeklinde yazılmıştır.
  43. Belgenin üzerinde sonradan eklenmiş olarak (3.10.1185/9 Ocak 1772) tarihi yazmaktadır.
  44. Arsa, tarla, akâr.

Figure and Tables